süslemek (-i) 1. Birtakım katkılarla bir şeyin daha güzel, daha göz alıcı olmasını, daha hoş görünmesini sağlamak, bezemek, bezeklemek, donatmak, tezyin etmek:
"Yemişçiler dükkânlarını meyvelerle süslüyorlar." -S. F. Abasıyanık. 2.
mec. Söz oyunlarıyla güzelleştirmek:
"Söylediğim şeyleri, maalesef bir kısmı da uydurma olan misallerle süsleyerek adamcağızı âdeta ağlamaklı ederdim." -R. N. Güntekin. 3.
mec. Birinin kusurlarını uzun uzun yüzüne vurmak:
Ben onu bir süsleyeyim de görsün.