Ben bu cevabı da kabul etmem ama bunun kendi içinde bir
tutarlı yanı olabilir.
I do not accept this answer, but it may be in itself, as a consistent.
Kaynak: sabah.com.trÖzellikle ekran boyutundaki bu ikinci iddia birinciye göre daha
tutarlı gözüküyor.
In particular screen size seems more consistent with the second to the first claim.
Kaynak: stargundem.comVakıfbank, 175 gün vadeli 310 mln TL
tutarlı tahsisli bono ihracı gerçekleştirecek.
Vakıfbank, 175 days maturity allocated an amount of TL 310 mln bond issuance to perform.
Kaynak: finans.milliyet.com.trBeyaz Filo, 2 yıl vadeli 100 milyon TL
tutarlı tahvil ihracı için SPK'ya başvuracak.
White Fleet, consistent with two-year £ 100 million bond issue to apply for the CMB.
Kaynak: finans.milliyet.com.trLakin bu sınıflandırma her zaman
tutarlı veya sistematik bir yol izlememiştir. Bunun nedeni kriterlerin, ayrımı yapan kişi ya da kuruma
Kaynak: Video oyunu türlerikimi davranış, düşünce ve duygularını mantık açısından
tutarlı ya da ahlak yönünden benimsenebilir ve anlayabileceği bir nedene bağlamasıdır.
Kaynak: UssallaştırmaJeostrateji, jeopolitiğin bir alt dalı, siyasi ve askeri planlamayı bilgi açısından destekleyen,
tutarlı hale gelmesini sağlayan veya
Kaynak: JeostratejiMESIF protokolü Intel tarafından önbellek
tutarlı düzensiz bellek erişimi (CCNUMA-Cache Coherent Non-Uniform Memory Access için
Kaynak: MESIFSezgisel olarak matematikte belitlere (aksiyom) dayanan her sistemin
tutarlı olması dahilinde eksik olması gerektiğini bildirir.
Kaynak: Eksiklik teoremiBöylelikle bir fenomen türünü açıklayan kolay anlaşılır ve
tutarlı bir önerme ler grubu oluşturulmuş olunur. Eleştiriler: Bilim felsefesi nin
Kaynak: Bilimsel yöntemYazarın oğlu Christopher Tolkien , babasının ilgili notlarını düzenleyerek
tutarlı bir hikâye oluşturmuştur ve 2007 'de kitap
Kaynak: Húrin'in ÇocuklarıAvusturyalı matematikçi Kurt Gödel bu soruya verilecek negatif bir cevabın kümeler teorisi ile
tutarlı olduğunu, Amerikalı matematikçi
Kaynak: Süreklilik hipoteziAma güçlü bir siyasal önder olmayan Tjokroaminoto, açık ve
tutarlı bir siyaset belirleyemedi ve Hollanda egemenliğine karşı mücadelede
Kaynak: Omar Said TjokroaminotoYetkin yazarlardan, anlattıkları düşünceleri veya betimlemeleri
tutarlı bir sanat görüşü içinde yazmaları ve kullandıkları dili doğru ve
Kaynak: Yazar4 Temmuz 2012'de CERN, "Higgs bozonu ile
tutarlı" bir parçacığın resmi keşfini açıklamaya yeterli olan "5 sigma" seviyesindeki sinyali
Kaynak: Higgs bozonuYazar, kitaplarında ögeleri birbiriyle
tutarlı bir kurgusal evren yapmaya büyük bir çaba harcadı. Öyle ki, 81 yıllık yaşamının büyük bir
Kaynak: Orta Dünya evrenikararlar ve planlama gerekiyorsa bunlar
tutarlı ve uyarlı olmadan ve demokratik hiçbir girdi olmadan ayrı ayrı devlet dairelerinde yapılmaktadır.
Kaynak: İngiltere'nin bölgeleriGad kabilesine ayrılan toprakların tam konumu bilinmezken Tora 'daki tek
tutarlı bilgi Şeria nehri nin doğusunda olduğudur Tora 'nın bazı
Kaynak: Gad kabilesikuantum mekaniği nin yasalarının hangi şekilde bağdaştırılarak, tamamlanmış kendi içinde
tutarlı bir kuantum alan kuramı yaratılabileceğidir.
Kaynak: Genel görelilikSağlam ve
tutarlı bir şiir dünyası oldu. Şiir kitapları dışında, düz yazılarını topladığı Bile/Yazdı adlı eseri de bulunmaktadır. Almanca '
Kaynak: Behçet NecatigilÖklid derlemesinin
tutarlı bir bütün olmasını sağlamak için, kanıt gerektirmeyen apaçık gerçekler olarak 5 aksiyom ortaya koyar.
Kaynak: Öklidnational account systems, NAS), bir ulusun ekonomik faaliyetlerini ölçmek için eksiksiz ve
tutarlı muhasebe tekniklerinin uygulanması
Kaynak: Nas