Benim taraftardan istediğim şey, inatçı olmaları,
umutlu olmaları.
Taraftardan me what I want to be stubborn, to be hopeful.
Kaynak: habergazete.comSchalke 04 Galatasaray Maçı Star Tv Canlı NTV Canlı Radyo Aslan
umutlu.
Schalke 04 Galatasaray Game Star TV Live NTV Live Radio Leo hopeful.
Kaynak: minute15.comBenim taraftardan isteğim, inançlı olmaları,
umutlu olmalarıdır.
I wish taraftardan, be faithful, hopeful that they are.
Kaynak: yenimesaj.com.trGüney Koreli dev şirket bu cihazından oldukça
umutlu gözüküyor.
The South Korean giant company, this device looks very hopeful.
Kaynak: stargundem.comÜzücü ve
umutlu teması nedeniyle şarkı; kısa sürede çeşitli televizyon programları, yardım etkinlikleri ve benzeri organizasyonlarda sıkça
Kaynak: Waiting on the World to ChangeBu doğrultuda kitap yer yer
umutlu arayışları dile getirir ve yer yer de karamsar ve kederli bir çıkışsızlığı dillendirir gibidir.
Kaynak: Minima MoraliaEnzensberger; gerilla savaşları, etnik kırım, barbarlık, canilik, çatışma ve iç savaş halini tasvir ettikten sonra karşıya
umutluKaynak: İç Savaş ManzaralarıMusul'un karşısında, Dicle 'nin doğu kıyısındaki Koyuncuk 'ta kazılara başladı. Horsâbad 'da daha
umutlu gözüken araştırmalara
Kaynak: Paul-Émile BottaŞair; karamsarlığa yer vermeyen, gelecekten
umutlu şiirler bırakmıştır gelecek nesillere. Eserleri ": "Umut Şiirleri", Hacan Yayınları 1985
Kaynak: Niyazi AkıncıoğluBu
umutlu başlangıçtan sonra, iş bulmak için ikinci kez Madrid 'e gitti ama bu sefer eskiye nazaran şansı yüksekti çünkü öğretim görevlisi
Kaynak: Miguel HernándezBu sonbahar ve yapraklar düşüyor Dünya üzerindeki bütün aşk öldü rüzgar acı gözyaşlarıyla ağlıyor Kalbim asla yeni bir bahar için
umutluKaynak: Gloomy Sunday