Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

usûl ne demek?

 - 4 sözlük, 11 sonuç.

BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü

usûl anlamı
1) asıllar, kökler (karş. fürû'). 2) süreç (Prozess, Verfahren, procédure).

Güncel Türkçe Sözlük

usul, -lü anlamı
(I) ç. is. (usu:lü) 1. Kökler, asıllar. 2. huk. Bir kimsenin ana, baba, dede ve nineleri.
usul, -lü anlamı
(II) is. (usu:lü) 1. Bir amaca erişmek için izlenen düzenli yol, tutulan yol, yöntem, tarz: "Kendine baktırmak için güzel usul doğrusu." -H. Taner. 2. Bilimde belli bir sonuca erişmek için, belli ilke ve kurallara göre izlenen yol, metot. 3. huk. Bir yasama veya idare işleminin hazırlanması, yapılması veya yürürlüğe konması sırasında uyulması gereken hükümler ve izlenecek yollar. 4. müz. Klasik Türk müziğinde tempo: "Kendilerine nota, usul filan öğretilecek olursa bunlardan çok şey beklenebilir." -O. C. Kaygılı.
usul anlamı
(III) zf. esk. 1. Alçak sesle: "Ala gözlü benli dilber / Usul söyle söz ederler" -Karacaoğlan. 2. Yavaş bir biçimde.

Türkçe - İngilizce

usul anlamı
isim
1) procedure
2) process
3) method
4) way
5) practice
6) system
7) order
8) wise
9) observance
10) formality
11) technique
12) cut
13) brand
14) modus
15) rite
16) usage
zarf
1) gently
2) quietly

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

usul anlamı
Yakışıklı: "Yiğidin yarı da genççe olmalı Boyu usul, beli ince olmalı" (Karacaoğlan).

-Kayseri köyleri

usul anlamı
Kadınların kıldıkları sabah namazı.

*Kula Manisa

usul anlamı
Us. || usli geşmek /getmek: kendinden geçmek; açlıktan vb. gözleri kararmak, bayılmak

Erzurum

usul anlamı
< Ar. usûl: usul
usul anlamı
Uzun, salınan

Kırşehir

usul anlamı
( < us+ul) Yavaş, sessiz, sakin

usûl eş anlamlısı

metot
is. Yöntem.
tarz
is. 1. Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr: "Şimdi beni meraka düşürmek suretiyle yine aynı zevki başka tarzda çıkarmakla meşgul..." -R. H. Karay. 2. Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi: "Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum." -N. F. Kısakürek. 3. Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept: Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel. 4. Biçim, yol.
yöntem
is. 1. Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, usul, sistem, prosedür, politika: "Belki o da bir usandırma yöntemi kullanıyordu." -A. Kulin. 2. Bilimde belli bir sonuca erişmek için bir plana göre izlenen yol, metot.

"usûl" için örnek kullanımlar

Temyize giden davada Yargıtay, önceki verilen kararı usul ve yasaya uygun buldu.
Appealed the case to the Supreme Court, the decision procedure and in accordance with law found earlier.
Kaynak: ekonomi.haberturk.com
Görüldüğü üzere, ilimizde basit usul mükelleflerinin sayısı bir hayli fazladır.
As can be seen, the number of taxpayers in our city a great deal more than a simple procedure.
Kaynak: haberler.com
Bunun usul ve esasları Bakanlıkça belirlenecekti.
That the principles and procedures be determined by the Ministry.
Kaynak: gazetea24.com
Bu bir usul kitabıdır, yargı usulü kitaplarını karşılaştırmalı olarak incelemiştir.
This is a book of procedures, judicial procedures examined in comparison with books.
Kaynak: timeturk.com
Müzikteki ölçü(mesur) ve ritim kavramlarının tümünü kapsayan usul terimi, Osmanlı –Türk müziğinde Aruzla birlikte oluşan ve gelişen bir
Kaynak: Usul
Zil - Türk müziğinde ve diğer birçok Orta Doğu ülkesinin müzik kültüründe var olan bir usul vurma çalgısıdır. Zil - elektrik akımıyla
Kaynak: Zil
Zil, Türk müziğinde ve diğer birçok Orta Doğu ülkesinin müzik kültüründe var olan bir usul vurma çalgısıdır. Yuvarlak biçimlidir ve
Kaynak: Zil (çalgı)
Fahte, Türk musikisi nde 10 ya da 20 zamanlı olarak kullanılmış bir usul dür. 19. yüzyıldan itibaren 10 zamanlı olarak kullanılan şekline
Kaynak: Fahte
Güreşin usul ve kaidelerini bilen tecrübeli ve tanınmış pehlivanlardan bir başhakem ve iki yardımcı hakem seçilir. Güreşilecek meydana
Kaynak: Kuşak güreşleri

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.