üsteleme anlamı Osm. İsrar Alm. Beharren "des unteren Gerichtes auf seiner vom Kassationshof aufgehobenen Entscheidung Fr. maintien "par le premier juge ou jugement infiré par la Cour de Cassati
Alt yargılıkta verilen sonyargının yargıtayca bozulması üzerine, ilk yargılığın bozmaya uymayarak eski yargısını yeniden vermesi ve böylece görüşünde direnmesi.

üsteleme anlamı Fr. epanalepse
Bir cümle öğesinin, cümle içinde üst üste tekrarlanması: Ben onu gördüm, gözlerimle gördüm, sizi şimdi gördüğüm gibi gördüm gibi.

üsteleme anlamı
Aynı oyunu daha bir ustalık ya da güç göstererek yineleme.

üsteleme anlamı İng. Remise Osm. Römiz Fr.Remise
Bir saldırı karşısında, karşı yarışmacının geri çekilerek savutla bağlantıyı kesmesi, karşıl vuruşta (dürtüş) gecikmesi ya da bileşik karşıl vuruş (dürtüş) yapmak istemesi üzerine, ilk saldırının ardından sürdürülen ve kolu geri çekmeksizin uygulanan ikinci tekli saldırıya verilen ad.

üsteleme anlamı İng. insistence Osm. ısrar
Bir gözlemcinin bilgi vermekten kaçınan ya da çekinen yanıtlayıcıların direncini aşabilmek üzere yanıt almada direnmesi.

üsteleme anlamı
is. Üstelemek işi, tekit: "Yahya Kemal abartmayı, üstelemeyi Doğuluların bir kusuru olarak görür." -S. Birsel.