Kaliteli sağlık hizmeti
verebilmek için teknolojik güce ihtiyaç var.
There is a need to provide quality health care technological power.
Kaynak: malatyaguncel.comBiz 125 bin hekimimizle en ideal sağlık hizmetini
verebilmek zorundayız.
We have to provide health care in the most ideal hekimimizle 125 thousand.
Kaynak: cnnturk.comHer maç en iyi performansımı
verebilmek adına çaba gösteriyorum.
On behalf of each match an effort to provide the best performance.
Kaynak: sporx.comPaşa Store, taraftarlara daha iyi hizmet
verebilmek için yenilendi.
Pasha Store has been updated to provide better service to the fans.
Kaynak: htspor.comYem, tarım işletmelerinde yetiştirilen hayvanların kendilerinden beklenen ürünü
verebilmek için tüketmek zorunda oldukları tüm besin
Kaynak: Yemjeopolitik değişimlere cevap
verebilmek ve hükümetlerarası işbirliğini tesis etmek amacıyla 5 - 6 Mart 1992 tarihlerinde kurulmuş birliktelik.
Kaynak: Baltık Denizi Devletleri KonseyiTıbbi anlamda, "ölüm olayının incelenmesi, reanimasyon uygulamasının gereksiz olduğuna karar
verebilmek için ölümün güvenilir bir şekilde
Kaynak: TanatolojiParis Barış Anlaşması 1973 yılında Vietnam 'da barış sağlayabilmek ve Vietnam savaşı 'nas son
verebilmek amacıyla yapılan anlaşmadır.
Kaynak: Paris Barış AnlaşmasıStil Medya , televizyon yayıncılığı sektörü'ne hizmet
verebilmek amacıyla deneyimli, çağdaş ve kreatif profesyoneller 1994 yılında Ahmet
Kaynak: Stil Medyagazetesinde kullanılan broadsheet formatı, daha çok politik makalelere uzun yer
verebilmek için siyasi gazeteler tarafından kullanıldı.
Kaynak: BroadsheetDNA polimeraz bir holoenzim olarak sayılır çünkü doğru işlev
verebilmek için bir magnezyum iyonuna gerek duyar. Magnezyum iyonunun
Kaynak: DNA polimerazBir ordunun özgür bir biçimde dux ya da eyalet valisi tarafından komuta edilebilmesi emrini
verebilmek için, legatus praetoryan
Kaynak: Legatus1892'de kendini tamamen yazarlık çalışmalarına
verebilmek için Paris 'e yerleşti. Güzellikle gerçeklik konusundaki düşlerinin şiirle
Kaynak: Paul ValéryBu işlemdeki amaç, ilgili belleğin o anda başka bir işle uğraşırken o işin bitmesini beklemeden emir
verebilmek, başka bir deyişle hızı
Kaynak: Ara BellekYahudi toplumuna dünya Yahudiliği ile ilgili haberleri
verebilmek, ayrıca İstanbul Yahudi Cemaati bünyesindeki haberleri topluma duyurmaktı.
Kaynak: ŞalomVehbi Koç Vakfı 'na bağlı bir okuldur. 1988 yılında kurulmuştur. 1998 yılında K-12 eğitimi
verebilmek için ilköğretim okulu da açılmıştır.
Kaynak: Koç Özel Lisesipillerini çalıştıracak olan ve astronotların soluk alıp
verebilmek için ihtiyaç duydukları oksijenin bulunduğu depolar ve hidrojen depolarıdır.
Kaynak: Hizmet ModülüCVD yöntemi kullanılarak, metal filmlere şekil
verebilmek için hidrojen azaltılması işlemini Aylesworht 1896'da gerçekleştirmiştir.
Kaynak: Kimyasal buhar biriktirmeöğrenim gençliğinin ülkesindeki mevcut duruma tek bir ağızdan güçlü ve yankı uyandırabilecek bir ses
verebilmek için İstanbul'da kurulmuştur.
Kaynak: Kıbrıslı Gençlik Platformutarafından Türk yetkililere danışılarak özel ihtiyaçlara cevap
verebilmek adına etkili bir şekilde üretilmiş bir insansız bir hava aracı (İHA) dır.
Kaynak: IAI HarpySistem istenilen uyarıları
verebilmek amacıyla, uçağın algılama ve ölçüm donanımlarından topladığı girdileri, birtakım hesaplama ve
Kaynak: EGPWSolarak düşünmüş, doğal hareketi incelemek ve resimlerine daha canlı bir ifade
verebilmek için önce kilden ve balmumundan heykeller yapmıştır.
Kaynak: 14 Yaşındaki Küçük DansçıPist güçlendirildi, tekrar asfaltlandı ve geniş gövdeli uçaklara hizmet
verebilmek üzere pistin boyu 4000 m'ye yükseltildi. Yapım
Kaynak: Bircand Havalimanı1870'lerin başlarında Zuluların reisliğini üstlenen Cetevayo , İngiliz egemenliğine son
verebilmek amacıyla 40-60 bin askerden oluşan, iyi
Kaynak: Anglo-Zulu Savaşı