Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

vurgu ne demek?

 - 12 sözlük, 16 sonuç.

BSTS / Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı İng. accent, stress Osm. savtî şedde Alm. Akzent, Betonung, Tonfall Fr. accent
Sözcüklerde hecelerden birinin daha baskılı söylenmesi: Ankara, Antakya, Kartal (yer adı) , kartal (kuş adı) , evler, evleri, evlerinden, ansızın vb.

BSTS / Dilbilim Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı Fr. accent
1. Hece vurgusu. bakınız» hece vurgusu. 2. bakınız» asıl vurgu. 3. İsabetsiz olarak, ton kargılığı diye de kullanılır. bakınız» yükseklik vurgusu. 4. Söyleyiş şivesi. 5. bakınız» yazı vurgusu. 6. bakınız» a-yırma ve Toplama vurgusu ( VURGULU, Accentué; VURGULAMAK, Accentuer ).

BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı İng. 1. emphasis, 2. accentuation Alm. 1. Emphase, Nachdruck, 2. Betonung Fr. 1. force, emphase, 2. accentuation
1-Oyun düzeninde tasarımın bir öğesi. Bir uygulamada çeşitli yöntemlerle kişiler, yığınlar, eşyalar ve simgeler vurgulanır. Yönetmenin önemli işlerinden biri seyircinin en çok gözüne çarpması gereken şeyi seçmesidir. Vurgu, gövde görünüşleri, değişik alanlar, ilişkiler, karşıtlıklar, yükseltiler vb. ile sağlanır. 2- Sahne konuşmasında bir tümceyi, belli bir durum içindeki anlamını doğru vererek söylemek için uygun sözcükleri yoğunlaştırmakta kullanılan ses vurgusu.

BSTS / Gramer Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı İng. stress Osm. şiddet-i savtiyye Alm. Intensitätsbetonung, Druckakzent, Akzent Fr. accent d'intensité, accent dynamique
Konuşma sırasında kelimedeki bir heceyi diğerlerine göre daha yüksek bir ses tonuyla, daha baskılı bir şekilde söyleme. Vurgunun kelime vurgusu, cümle vurgusu, anlam vurgusu ve ünlem vurgusu gibi türleri vardır. Bunlara bakınız»

BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı Alm. Akzentierende betonung Fr. occent
Oyuncuların konuşmalarında anlamı belirtmek için kimi sözcüklerin değerini arttıran ölçü.

BSTS / Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu

vurgu anlamı
Azerbaycan Türkçesi: vurğu; Türkmen Türkçesi: basım; Gagauz Türkçesi: urgu; Özbek Türkçesi: urğu; Uygur Türkçesi: urğu;Tatar Türkçesi: basım; Başkurt Türkçesi: başım; Kmk: urgu; Krç.-Malk.: basım; Nogay Türkçesi: urgı;Kazak Türkçesi: ekpin; Kırgız Türkçesi: basım; Alt:: sogulta; Hakas Türkçesi: udareniye ~ pazım; Tuva Türkçesi: udareniye; Rusça: udareniye

BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı Fr. accent
Sözcüklerde, tümcelerde, dizelerde kimi hecelerin öbürlerine göre daha dik, daha baskılı söylenişi.

BSTS / Yöntembilim Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı İng. emphasis
Bir soru'nun, dile getirilişine bağlı olarak belli bir konu, kavram ya da görüşün altını çizmesi ya da buna bağlı olarak belli tür yanıtlardan yana belirebilecek saptırıcı etki.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

vurgu anlamı
Kapıları iç kısmından kilitlemekte kullanılan çengel düzeni. (İsabey *Çal -Denizli)

Güncel Türkçe Sözlük

vurgu anlamı
is. db. Konuşma, okuma sırasında bir hece veya kelime üzerine diğerlerinden daha farklı olarak yapılan baskı, aksan.

Türkçe - İngilizce

vurgu anlamı
isim
1) emphasis
2) decompression sickness
3) accent
4) stress
5) point
6) ictus
7) word accent

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

vurgu anlamı
Yara, bere üstüne konulan kocakarı ilacı.

Yukarı Seyit *Çal, -Denizli
-Manisa ve çevresi
*Nizip -Gaziantep
*Gürün -Sivas
-Kayseri

vurgu anlamı
Ağaç delmede kullanılan gereç.

Buhuya *Hafik -Sivas

vurgu anlamı
Kadınların feslerine taktıkları gümüş takı.

*Ermenek -Konya

vurgu anlamı
Dudak boyası.

*Şavşat köyleri -Artvin

vurgu anlamı
Evde yapılan em.

*Kula Manisa

vurgu eş anlamlısı

aksan
is. 1. Bir ülkenin insanlarına veya bir çevreye özgü söyleyiş özelliği: "Sesi tok, aksanı düzgündü." -N. F. Kısakürek. 2. db. Vurgu.
konuşma
is. 1. Konuşmak işi: "Hurşit hiç karışmıyordu konuşmaya." -A. Kulin. 2. Görüşme, danışma, müzakere. 3. Dinleyicilere bilim, sanat, edebiyat vb. konularda bilgi vermek için yapılan söyleşi, konferans: "Bu konuşmaya nihayet verirken okumak terbiyesinden bahsetmek lazımdır." -Y. K. Beyatlı.

"vurgu" için örnek kullanımlar

Oytam, kuyumculukta "fiş, fatura gibi kayıtdışılı"ğa vurgu yaptı.
Oytam, goldsmiths "chips, such as billing kayıtdışılı" into being emphasized.
Kaynak: ekonomi.haber7.com
Sadece sabrın değil, stratejik düşünmenin payına vurgu yapanlar var.
Only patience, but there are those who emphasize the share strategic thinking.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Babacan törende yaptığı konuşmada doğal afet sigortasının önemine vurgu yaptı.
Babacan, in his speech emphasized the importance of natural disaster insurance.
Kaynak: tgrthaber.com
Vurgu : Sözcük Vurgusu : Tek heceli kelimelerde vurgu aranmaz. İki heceli kelimelerde vurgu genellikle son hecede olur. Osman , Okul , Kapı
Kaynak: Vurgu
Hintler, Hintliler ya da Hindistanlılar, geniş anlamda etnik vurgu yapmayan Hindistan vatandaşları, dar anlamda ise anadili Hintçe olan
Kaynak: Hintler
Ritim, bir dizede, bir notada vurgu, uzunluk veya ses özelliklerinin, durakların düzenli bir biçimde tekrarlanmasından doğan ses uygunluğu,
Kaynak: Ritim
Deneysel edebiyat, teknik ve stil açısından çeşitli yeniliklere büyük ölçüde vurgu yapan ve bunlarla karakterize olan edebiyat türü,
Kaynak: Deneysel edebiyat
Çünkü Latin harfleri Rus dilindeki tüm sesleri ifade etmek için yeterli değildir Rusça'da vurgu çok önemlidir. Rus dilindeki kelimelerdeki
Kaynak: Rusça
Vurgu: Proto-İbranice'de vurgu sondan bir önceki hecede yer almaktaydı. düşmesine sebep olmuştur; böylece proto-Semitik vurgu yeri korunmuştur.
Kaynak: Ahit İbranicesi
Japoncanın ses envanteri nispeten küçüktür ve sözcüksel olarak tonlamalı vurgu sistemi vardır. Ayrıca Japonca hecelerin sonunda -n ünsüzü
Kaynak: Japonca
yüzyıldan itibaren coğrafyaya vurgu yapılarak "Karadeniz'e özgü" anlamında "Pontiaka" olarak adlandırılmıştır ve günümüzde dil bilimciler
Kaynak: Yunanca
Vurgu : Estoncada vurgu genelde ilk hecededir. Ancak kimi zamanlarda vurgu ikinci heceye kayabilmektedir. Aitäh "teşekkürler", sõbranna "
Kaynak: Estonca
ihtiva etmesi, gerek telaffuz farkları, gerekse gramer yapısı ve oldukça gelişmiş bir vurgu sistemi ile bugünkü Yunancadan oldukça farklıdır.
Kaynak: Grekçe
zamanla genişleyerek bütün dinî hareketlerdeki ideolojik öze vurgu yapan bir karaktere bürünmüştür. Din in temel prensiplerine sıkı
Kaynak: Köktendincilik
Bu çerçevede, antik dönem tarihçisi Josephus , dini inançlardan ziyade uygulama ve göreneklere vurgu yapmış, sapkınlığı Yahudi hukukuna
Kaynak: Yahudilik
İnce ses ayırımları ve genizsilleşen ünlülerle sesin uzunluk, vurgu ve titreşimi, harflerin üstüne veya altına konan çeşitli işaretlerle
Kaynak: Uluslararası Fonetik Alfabesi
Son alt tür, erken dönem korku filmlerinin -dünyaya dehşet salan doğaüstü güçler üzerine daha çok vurgu yapan- modern biçimleri olarak ele
Kaynak: Korku filmi
Sözcüklerde anlam ayrılığı vurgu ile yapıldığından 5 farklı dilbilimsel im bulunur. Abece : Vietnam abecesinde 29 harf vardır.
Kaynak: Vietnamca
İkinci anlamı birkaç Kohort tan oluşan ve legionaries olarak bilinen ağır piyadelere vurgu yapar. Roma lejyonunun ana unsurunu ağır
Kaynak: Roma lejyonu
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.