yalabımak anlamı 1. Işık yansımak, parlak bir nesne parlayıp sönmek; şimşek çakmak. 2. Düzgün, parlak duruma gelmek, güzelleşmek.
yalabımak eş anlamlısı
ışıldamak (nsz) Titrek, parlak bir ışık saçmak, parıldamak: "Kızın yolunu beklerken karardıklarını, gölgelendiklerini, sonra kız gelince sevinçle ışıldadıklarını görmüştü." -N. Cumalı.
parıldamak (nsz) 1. Işık saçmak, parlamak: "Suların kenarında Sarayburnu içli, hisli ve sırlı bir nur içinde parıldar." -A. Ş. Hisar. 2. mec. Gelişmek, yükselmek: "İnsan sanatında ilerledikçe parıldar." -S. F. Abasıyanık.