aksetmek (-den) (a'ksetmek) 1. Ses bir yere çarpıp geri dönmek, yankılanmak, yankı vermek:
"Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla / Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi" -Y. K. Beyatlı. 2.
(-e, -den) Bir ışık veya bir şekil düz ve parlak bir yüzeye çarpıp orada aynen görünmek, yansımak:
"Bulunduğumuz yeri sarayın tek parça, geniş camlarından akseden avize ışıkları aydınlatıyordu." -R. H. Karay. 3. Evirmek, tersine çevirmek. 4.
(-e) mec. Ulaşmak, yayılmak, duyulmak:
"Zaptiye ve hafiye vakalarına dair havadisler bize, âdeta, efsaneleşmiş olarak aksetmez miydi?" -Y. K. Karaosmanoğlu.