yarar ne demek?
- 5 sözlük, 5 sonuç.BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
yarar anlamı
nef', nefi.
nef', nefi.
BSTS / Toplumbilim Terimleri
yarar anlamı İng. utility Osm. fayda Fr. utilité
Herhangi bir ekin öğesinin herhangi bir insan isteğini karşılama özelliği.
Herhangi bir ekin öğesinin herhangi bir insan isteğini karşılama özelliği.
Güncel Türkçe Sözlük
yarar anlamı
is. 1. Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj: "Al takke ver külah, kırsal kesimi çocuğunu okutmanın yararına inandırdık." -A. İlhan. 2. Çıkar: Kızılay yararına bir balo. 3. sf. Yarayan, elverişli, uygun: "Sanat yalnız insanları ıslah etmeye yarar bir vasıtadır." -Y. K. Beyatlı.
is. 1. Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj: "Al takke ver külah, kırsal kesimi çocuğunu okutmanın yararına inandırdık." -A. İlhan. 2. Çıkar: Kızılay yararına bir balo. 3. sf. Yarayan, elverişli, uygun: "Sanat yalnız insanları ıslah etmeye yarar bir vasıtadır." -Y. K. Beyatlı.
Tarama Sözlüğü
yarar anlamı
1. İşe yarayan, faydalı. 2. Şıyan-ı itimat, güvenilir. 3. Mümkün, muhtemel, olabilir. 4. Kahraman, cesur, muktedir, yetkili.
1. İşe yarayan, faydalı. 2. Şıyan-ı itimat, güvenilir. 3. Mümkün, muhtemel, olabilir. 4. Kahraman, cesur, muktedir, yetkili.
Türkçe - İngilizce
yarar anlamı
isim
1) benefit
2) utility
3) use
4) efficacy
5) gain
6) avail
7) convenience
8) account
9) grist to the mill
10) stead
isim
1) benefit
2) utility
3) use
4) efficacy
5) gain
6) avail
7) convenience
8) account
9) grist to the mill
10) stead
yarar eş anlamlısı
avantaj
is. 1. Üstünlük. 2. Kazanım. 3. Yarar. 4. sp. Teniste eşitliğin bozulması için alınan ilk puan.
is. 1. Üstünlük. 2. Kazanım. 3. Yarar. 4. sp. Teniste eşitliğin bozulması için alınan ilk puan.
çıkar
is. Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar: "Bu yüzden teşkilatı kendi çıkarları için kullanmaya tenezzül etmedi." -İ. O. Anar.
is. Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar: "Bu yüzden teşkilatı kendi çıkarları için kullanmaya tenezzül etmedi." -İ. O. Anar.
elverişli
sf. 1. Uygun, müsait: "Halim'e içinde bulunduğu zor ve ezici durumdan kurtulmak için bundan daha elverişli bir fırsat çıkmazdı." -A. İlhan. 2. İşe yarayan, ergonomik.
sf. 1. Uygun, müsait: "Halim'e içinde bulunduğu zor ve ezici durumdan kurtulmak için bundan daha elverişli bir fırsat çıkmazdı." -A. İlhan. 2. İşe yarayan, ergonomik.
fayda
is. Yarar: "Biz bu işlerde fayda görmedik." -A. Kulin.
is. Yarar: "Biz bu işlerde fayda görmedik." -A. Kulin.
uygun
sf. 1. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip: "Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." -İ. O. Anar. 2. Elverişli, yarar, müsait, muvafık: "Yemeği götürmek için o an en uygun kişiydim." -A. Kutlu. 3. mec. Orantılı, oranlı.
sf. 1. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip: "Ne var ki bunları şimdiye kadar kimseye anlatmadığım için uygun ifadeyi bulmakta zorlanıyorum." -İ. O. Anar. 2. Elverişli, yarar, müsait, muvafık: "Yemeği götürmek için o an en uygun kişiydim." -A. Kutlu. 3. mec. Orantılı, oranlı.
"yarar" için örnek kullanımlar
nerde işe yarar bi eleman var satın paraya çevirin.sonra takımı 2.
Where is the money to buy works have bi element çevirin.sonra team 2
Kaynak: spor.mynet.comDerbi haftasında kazanmak Galatasaray'a büyük yarar sağlardı.
Galatasaray derby win week would provide great benefit.
Kaynak: goal.comDrogba ve Sneijder ile oynamak hem takım arkadaşlarıma büyük yarar sağlıyor.
Sneijder Drogba and play with my friends a great benefit to the team.
Kaynak: sabah.com.trBeslenme sorunu olan çocuğunuzun uyku düzenini de gözden geçirmenizde yarar var.
Nutritional problems in the child's sleep patterns have a recheck.
Kaynak: haberturk.comLider ya da Önder, mensup olduğu halk ın toplum una yarar sağlayan değişimi yönetmek için, sorumluluğu ; sezgi , zekâ ve bilgi ye dayalı
Kaynak: Liderlik
Kaynak: Liderlik
Mutualizim, farklı türlerden iki canlının karşılıklı yardımlaşması her iki tarafa da yarar sağlamasına dayalı olan bir ortak yaşam biçimidir
Kaynak: Mutualizm (biyoloji)
Kaynak: Mutualizm (biyoloji)
dpkg .deb paketlerini yüklemeye, silmeye ve onlar hakkında bilgi toplamaya yarar. dpkg düşük seviyeli bir araçtır. APT gibi yüksek seviyeli
Kaynak: Dpkg
Kaynak: Dpkg
Dönüşüm formülleri trigonometri de kullanılan, toplam durumundaki iki trigonometrik ifadeyi çarpım haline getirmeye yarar. Bu işlemin
Kaynak: Trigonometrik dönüşüm formülleri
Kaynak: Trigonometrik dönüşüm formülleri
Bilgisayar ile hesaplamada bir dosya karşılaştırma yardımcı program ıdır ve iki dosya arasındaki farkları bulmaya yarar. Program düz metin
Kaynak: Diff
Kaynak: Diff
Video, resim ve ses dosyaları üzerinde düzenlemeler yapmaya yarar.Microsoft Windows üzerine kurulup kullanılabilir. Bu yazılım Ulead
Kaynak: Ulead VideoStudio
Kaynak: Ulead VideoStudio
Şaryo, sinema da kullanılan bir aparat. Kamera nın yatay düzlemde hareket etmesine yarar ve genellikle ray kullanılmaktadır. Bu sistem
Kaynak: Şaryo
Kaynak: Şaryo
Yazılım paketlerini listelemeye, onları seçip kurmaya ve kaldırmaya yarar. Çok güçlü bir arama sistemine sahiptir. Debian için yapılmış
Kaynak: Aptitude
Kaynak: Aptitude
4 Aralık 1925, Mundare ), Kanadalı sosyal öğrenme ve öz yarar teorisi üzerindeki çalışmalarıyla ünlü psikolog . Hayatı: Kanada'nın küçük bir
Kaynak: Albert Bandura
Kaynak: Albert Bandura
cisimleri tutmaya yarayan aygıttır. Ameliyat larda dokuları tutmakta kullanıldığı gibi güç doğumlarda dölütün başını kavrayıp dışarı çekmeye yarar.
Kaynak: Forseps
Kaynak: Forseps
XPath bir XML dokümanı içindeki elemanları ve onlara ait özellikleri incelemeye yarar. XPath bir XML dokümanı yazım-sözdizim-imla
Kaynak: XPath
Kaynak: XPath
Penseye benzer, penseye nazaran daha hassas tutma ve sıkma işleri yapmaya yarar. Aletin ucu gagaya benzediği için bu isim verilmiştir.
Kaynak: Kargaburun
Kaynak: Kargaburun
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
