Sessiz ama canlı bir arena
yaratma fikrini sevdim.
Quiet but I liked the idea of creating a live arena.
Kaynak: adanamedya.comDizi bu kez de star
yaratma misyonunu sürdürecek.
At this time to continue the mission of creating a series of star.
Kaynak: medyafaresi.comKamil Okyay Sındır'a, yaşanabilir bir kent
yaratma konusudaki mücadelesi nedeniyle plaket verdi.
Kamil Okyay Sındır'a, due to the struggle of konusudaki to create a livable city gave a plaque.
Kaynak: haberekspres.com.trAncak bu maddelerin kanser
yaratma riski az.
However, these substances at the risk of creating cancer.
Kaynak: sabah.com.trModern mimarlık, 19. yüzyıl 'ın Eklektisist mimarlığına karşı çıkan özgün
yaratma yanlısı tüm mimari akımların genel adıdır. Eklektisizm '
Kaynak: Modern mimarlıkEdebiyatçılar Derneği, düşünce ve
yaratma özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması; yazarlığı, şairliği ve edebi ürün vermeyi meslek
Kaynak: Edebiyatçılar DerneğiYezidilik inancında Tanrı Azda tarafından yaratılan ve kendisine evreni ve insanları
yaratma görevi verilen Melek -Tanrı . Yezidi
Kaynak: Melek TavusNew Age müzik, rahatlama ve pozitif hisleri
yaratma amaçlı, çeşitli tarzlarda huzur verici bir muziktir. Hepsi olmasa da bu tür müziğin
Kaynak: New Age müzikJudeo-Paganizm (Yahudi Paganizmi veya Yahudi Neopaganizmi) Yahudiler için dünya elementlerine bağlı bir din
yaratma amaçlı başlatılan bir
Kaynak: Judeo-PaganizmSanat ;insanin, güzeli arama, bulma veya
yaratma sürecini anlatan bir etkinliktir. Sanat bilgisinde özneyi nesneye yönelten "güzellik"
Kaynak: Sanat bilgisiNutch, Lucene Java 'nın arama ve listeleme bileşenlerini kullanarak açık kaynak kodlu bir arama motoru
yaratma uğraşısıdır.
Kaynak: NutchBahaullah, Kendi kurduğu Dinin birleşmiş bir dünya
yaratma amacına ulaşmasını güvenceye almak ve Bahai toplumunun birliğini korumak
Kaynak: Şevki EfendiTekstil zanaatlarında katlama kuvvetli ve dengeli bir iplik
yaratma işlemidir. Bu işlem iki veya daha fazla iplik alınarak birlikte
Kaynak: İplik katlamaPelerinleme teorileri bilim ve araştırma üzerine dayalı bir elektromanyetik görünmezlik pelerini
yaratma fikrine dayanır. Şu andaki
Kaynak: Perdeleme teorileriEleştiri okulları üçe ayrılır: yansıtma,
yaratma, dil. Yansıtma , eserin doğaya benzediğini savunur.
Yaratma , eserin iç dünyasıdır, yani
Kaynak: EleştiriKomünizm, sınıfsız bir toplum
yaratma amacındadır. 20. yüzyıl ın başından beri dünya siyasetindeki büyük güçlerden biri olarak modern
Kaynak: Komünizmmekan ve alan(yapı, peyzaj) için bir plan
yaratma ve geliştirme sürecine işaret eder. Tasarı ise hem son plan veya taslak (bir çizim,
Kaynak: Tasarımduyarlılıkla bir kez daha rating kaygısına tutunan ortalama diziler yerine kaliteli ve özgün işler
yaratma tutkusunu izleyicilere yansıtmıştır.
Kaynak: Joss WhedonKara mizah içinde aynı zaman parodi , yani biçimle öz arasındaki ayrılıktan gülünç etki
yaratma yer alır. Yaygın olarak, ciddi olması
Kaynak: Kara mizahEgemenlik ya da hâkimiyet, bir toprak parçası ya da mekân üzerindeki kural koyma gücü ve hukuk
yaratma kudretidir. Bu güç siyasi erkin
Kaynak: Egemenlik