Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yarık ne demek?

 - 15 sözlük, 21 sonuç.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. fissure Alm. Spalt Fr. fissure
Bir organı loblara bölen derin çukurlar ya da oluklar.

BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. slit Osm. fant Alm. Schlitz Fr. fente
Kimi ışık deneylerinde gerekli dar uzun kesitli bir demet elde etmek için kullanılan ince aralık.

BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. cleft, slit Alm.Riss, Spalt Fr. fissure, fente
Irakgörürlerin içinde bulunduğu kubbenin gözlem için açılabilen parçası; bir alan üzerinde açılan şerit biçimindeki boşluk.

BSTS / Madencilik Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. kerf, kerve, kirving Osm. potkopaç Alm. Einschnitt, Kerb, Schram Fr. entaille
yarık (I)
yarık anlamı İng. fissure Alm. Kluft, Riss, Spalte Fr. crevasse, fissure
yarık (II)

BSTS / Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. cleavage Alm. Spaltung Fr. clivage
Metal yüzeyde yarılmanın olduğu yer.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

yarık anlamı Fr. fente
(fizik)
yarık anlamı Osm. şak Fr. fissure
(biyoloji)

BSTS / Patoloji Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. cleft
Herhangi bir organ veya oluşum üzerindeki uzunlamasına seyir gösteren açıklık, kleft.

BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. kerf, kerve, kirving Osm. potkapaç Fr.entaille
madencilik: 1- Kazı alanının alt bölmesinde açılan oluk. 2- Kazılan kayanın Altında yarılma düzlemine koşut olarak açılan kertik. 3- Kömür kazılarında kolaylık sağlamak ereğiyle, tavan ya da tabana düşey, yerine göre de dikey olarak açılan yarma.

BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı İng. fissure Osm. fürce Alm. Spalte Fr. fissure, fente, crevasse
Kırık bir kayacın parçaları arasında, kayma devimi olmadan, 1 mm.den çok aralık gösteren kırık.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

yarık anlamı
[yağrık -1, yağrık -2] 1. Üzerinde kasapların et ve kemik parçaladıkları kütük. (Akdağ *Gelendost -Isparta)

Divanü Lügati't-Türk

yarık anlamı
oylukların çenetlere bitiştiği yer, oyluk kemikleri başı
yarık anlamı
zırh, zırh ve kalkana verilen genel ad

Güncel Türkçe Sözlük

yarık, -ğı anlamı
is. 1. Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak: "Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk." -A. Gündüz. 2. İnce bir çizgi durumunda açılmış yara: "Kendini göstermek için terliklerini yarık topuklu tabanlarında şaplata şaplata geçmişti." -H. Taner. 3. mec. Anlaşmazlık, bölünme: "Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi?" -Y. K. Karaosmanoğlu. 4. fiz. Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik. 5. tıp Çatlak. 6. sf. Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş.

Tarama Sözlüğü

yarık anlamı
Zırh.

Türkçe - İngilizce

yarık anlamı
isim
1) slit
2) cleft
3) slot
4) split
5) rift
6) fissure
7) crevasse
8) breach
9) incision
10) chasm
11) cut
12) crevice
13) vent
14) gash
15) tear
16) cranny
17) chink
18) chap
19) hiatus
20) scissure
21) interstice
22) shake
23) rent
sıfat
1) split
2) cloven
3) chappy

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

yarık anlamı
Çatlak, delik.

*Sivaslı -Uşak
Güney *Yeşilova -Burdur
*Bozdoğan -Aydın
Hacıilyas *Koyulhisar, Vazıldan *Divriği -Sivas
-Kayseri
*Bor -Niğde
*Milas -Muğla

yarık anlamı
Kötü yolda kadın.

Güney *Yeşilova -Burdur

yarık anlamı
Ay ışığı.

-Bursa

yârık anlamı
Üstünde et kıyılan ağaç, odun yarılan kütük.

Dikici *Dinar -Afyon
-Uşak
-Burdur
-Balıkesir
-İstanbul
Çepni *Gemerek -Sivas
Gölcük -Niğde
-Konya
Seymen *Çorlu, Hereke *Malkara -Tekirdağ

yarık eş anlamlısı

anlaşmazlık
is. İki veya daha çok tarafın düşünce ve amaçları arasında ayrılık, uyuşmazlık, ihtilaf: "Hüdai ile olan anlaşmazlıklar durulacak gibi değildi" -A. Kulin.
çatlak
is. 1. Ara, aralık: "İki denizci kara bulutlar çatlağından güneş ışığının güldüğünü sandılar." -Halikarnas Balıkçısı. 2. Herhangi bir yerde uzunluğuna olan açıklık: "Bu testinin çatlağı hiçbir sızıntı göstermemişti." -A. Gündüz. 3. sf. Çatlamış olan: Çatlak bardak. 4. sf. mec. Deli. 5. is. jeol. Yer altındaki taş kütlelerinin basınç ve gerilim dolayısıyla yer değiştirmeden çatlayıp yarılması, diyaklaz: "Esmer toprağın yüzünü saran çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu ." -T. Buğra. 6. is. tıp Deri, mukoza, kemik veya herhangi bir organ üzerinde uzunluğuna olan açıklık, yarık, fissür.

"yarık" için örnek kullanımlar

Young deneyi olarak da bilinen çift-yarık deneyi, madde ve enerjinin aynı anda dalga ve parçacık özellikleri sergileyebileceğini gösterir
Kaynak: Çift yarık (Young) deneyi
Tek yarık deneyi, bir fant üzerindeki w genişlikli tek bir yarığa paralel ışık demeti gönderip, yarıktan yayılan ışınların ekran üzerinde
Kaynak: Tek yarık deneyi
Tek yumurta ikizlerinde yarık damak/ dudak oluşumunun %100 olmaması genetik faktörlerin tek başına etkili omadığını göstermektedir.
Kaynak: Dudak damak yarığı
Fresnel kırınımı ya da yakın-alan kırınımı dalganın yarıktan geçerken, yarık ve projeksiyon arasındaki uzaklığa bağlı olarak büyüklüğünde ve
Kaynak: Fresnel kırınımı
Larsen sendromunda saptanan ana bulgular hipertelorizm, deprese burun köprüsü, yarık damak, spina anomalileri, dizde hiperekstansiyon,
Kaynak: Larsen sendromu
Gastroşizis, Yunanca 'da yarık karın anlamına gelen ve sağlam göbek kordonunun lateralinde abdominal duvar kusuru oluşması durumudur.
Kaynak: Gastroşizis
yarık üzerinden alınan bu integralle ifade edilir. Denkleme matematiksel olarak denk gelen çeşitli ifadeler vardır. Örneğin: U(x,y,z) propto
Kaynak: Fraunhofer kırınımı
Kırınım ağı üzerinde çok sayıda yarık olduğundan, çift yarığa göre çok daha fazla ışık geçmesini sağlar, bu ise ışık şiddetinin artmasını
Kaynak: Kırınım ağı
Kabuklu dış iskelet leri, yarık ayak şekilli bacakları, iki çift antenleri ve solungaç solunumları karakteristiktir. Böcekler de bir çift
Kaynak: Kabuklular
Bir enzimin aktif bölgesi genelde bir yarık veya cep şeklindedir, iç çeperi amino asit kalıntıları (ribozim durumunda nükleotit lerle)
Kaynak: Aktif bölge
Yılanlar ve bazı kertenkeleler bacaksız olup üye körelmesi genel bir eğilimdir. Kloak ları enine yarık, erkeklerin çiftleşme organları
Kaynak: Pullular
Yassı parçaların birinin orta kısmında diğeri geçecek genişlik ve derinlikte yarık vardır. Çubuğun kalın kısmı altta kalmak üzere, artı
Kaynak: Kirmen
Her 10.000 doğumda bir görünme olasılığına sahiptir Hastalarda yüzün orta kısmında hipoplazi , yarık dudak , eklemlerde hipermobilite ,
Kaynak: Stickler sendromu
İç organları çıkarıldıktan sonra, karnındaki yarık dikilerek kapatılır. Etle deri arasına hava üflenir; böylece pişirilirken yağların
Kaynak: Pekin ördeği (yemek)
1846'da oluşan efüzif patlamayla dağın kuzeyinde günümüzde Quizapu Krateri'nin bulunduğu yerdeki yarık ortaya çıkmış ve yayılan lavlar 8-9
Kaynak: Cerro Azul Yanardağı (Şili)
L! : ekran ve yarık arasındaki uzaklık: lambda! : dalga boyu. F değerine bağlı olarak kırınım: F ll 1 olduğu durumlarda Fraunhofer
Kaynak: Fresnel sayısı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.