yaslamak ne demek?
- 3 sözlük, 8 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
yaslamak anlamı
(-i) Bir şeyi bir yere dokunur duruma getirmek ve bu durumda bırakmak veya tutmak, dayamak.
(-i) Bir şeyi bir yere dokunur duruma getirmek ve bu durumda bırakmak veya tutmak, dayamak.
Türkçe - İngilizce
yaslamak anlamı
fiil
1) lean
2) prop
3) prop up
4) flatten
fiil
1) lean
2) prop
3) prop up
4) flatten
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yaslamak anlamı
Sözü yineleyerek alay etmek
Sözü yineleyerek alay etmek
Salcı *Şavşat, Bağlıca *Ardanuç -Artvin
-Diyarbakır
yaslamak anlamı
Dayamak.
Dayamak.
*Çarşamba -Samsun
*Tirebolu -Giresun
-Trabzon
-Rize
*Bor -Niğde
yaslamak anlamı
Başsağlığına gitmek.
Başsağlığına gitmek.
Bağlca *Ardanuç -Artvin
yaslamak anlamı
Dövmek.
Dövmek.
*Bor -Niğde
yaslamak anlamı
Eğmek, çökertmek, yatırmak, bozup dağıtmak
Eğmek, çökertmek, yatırmak, bozup dağıtmak
*Eğridir köyleri -Isparta
Fili *Biga -Çanakkale
Baklalı *Çatalca -İstanbul
Hacıilyas *Koyulhisar -Sivas
*Bor -Niğde
-Edirne
Sarıcaeli *Lüleburgaz -Kırklareli
yaslamak anlamı
Yatırmak
Yatırmak
Edirne
yaslamak eş anlamlısı
dayamak
(-i, -e) 1. Yaslamak: "Sol kolunu yürürken hep kalçasına dayardı." -Ö. Seyfettin. 2. Bir yerden, bir kimseden yararlanmak, güç almak: "Kürekleri iskeleye dayayarak bütün hızıyla itti." -S. F. Abasıyanık. 3. Korkutmak için hızla, öfkeyle yaklaştırmak, uzatmak: Mektubu gözüne dayadı. Bıçağı göğsüne dayadı. 4. (-e) Varmak, ulaşmak. 5. mec. Kalitesiz, kötü veya çürük bir malı, gizlice iyi olanların arasına katıp müşteriye satmak. 6. (-e) tkz. Vakit geçirmeden, bekletmeden vermek: "Tezgâha giden garson, önüme koca bir kadeh rakı dayadı." -O. C. Kaygılı. 7. (-i) hlk. Kapı veya pencereyi ardına kadar açmak.
(-i, -e) 1. Yaslamak: "Sol kolunu yürürken hep kalçasına dayardı." -Ö. Seyfettin. 2. Bir yerden, bir kimseden yararlanmak, güç almak: "Kürekleri iskeleye dayayarak bütün hızıyla itti." -S. F. Abasıyanık. 3. Korkutmak için hızla, öfkeyle yaklaştırmak, uzatmak: Mektubu gözüne dayadı. Bıçağı göğsüne dayadı. 4. (-e) Varmak, ulaşmak. 5. mec. Kalitesiz, kötü veya çürük bir malı, gizlice iyi olanların arasına katıp müşteriye satmak. 6. (-e) tkz. Vakit geçirmeden, bekletmeden vermek: "Tezgâha giden garson, önüme koca bir kadeh rakı dayadı." -O. C. Kaygılı. 7. (-i) hlk. Kapı veya pencereyi ardına kadar açmak.
"yaslamak" için örnek kullanımlar
İri gövdeli erkekler ise, ağaç dibinde dallardan yaptıkları basit yataklarda sırtlarını ağaca yaslamak suretiyle oturarak uyurlar.
Kaynak: Goril
Kaynak: Goril
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
