Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yumulmak ne demek?

 - 4 sözlük, 4 sonuç.

Divanü Lügati't-Türk

yumulmak anlamı
yumulmak

Güncel Türkçe Sözlük

yumulmak anlamı
(nsz) 1. Kapanmak, örtülmek. 2. (-e) Kendini bir işe istekle vermek, girişmek, saldırmak, atılmak. 3. Kısılmak, örtülür gibi olmak.

Tarama Sözlüğü

yumulmak anlamı
1. Kapanmak, büzülmek. 2. Üstüne kapanmak, üstüne düşmek. 3. Toplanmak, bir araya gelmek, yığılmak.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

yumulmak anlamı
1. Saklambaç oyununda ebe gözlerini kapamak. 2. Gizlenmek. 3. Başını bacakları arasına eğerek oturmak. 4. Bir şeyin üstüne kapanmak. 5. Büzülmek. 6. Saldırmak. 7. Koşmak.

yumulmak eş anlamlısı

atılmak
(-den) 1. Atma işine konu olmak: "0 romanlarda kırpılan, atılan yerler var mıdır?" -A. Ağaoğlu. 2. (-e) Saldırmak, hücum etmek: Düşmanın üzerine atıldı. 3. (nsz) Bir şeye doğru birden gitmek, birden bir davranışta bulunmak: "Küçük köpek ince sevinç çığlıkları çıkarıyor, zıplıyor, havlıyor, atılıyordu." -S. F. Abasıyanık. 4. (-e) Bir işe girişmek, başlamak: "Bu gençlerden bir kısmı Anadolu içlerinde hatta Asya'da ne çetin sergüzeştlere atıldılar." -F. R. Atay. 5. (nsz) Patlatılmak: Silah atıldı. Top atıldı. 6. Bir yerden, görevden veya işten uzaklaştırılmak.
girişmek
(-e) 1. Bir işi ele almak, bir işe teşebbüs etmek: "Erkek arkadaşları ile sosyal nizam üzerinde sonu gelmeyen tartışmalara girişirdi." -H. Taner. 2. Kalkışmak. 3. Birbirine karışmak. 4. mec. Dövmek. 5. mec. Kavgaya tutuşmak.
kapanmak
(nsz) 1. Kapalı duruma gelmek: "Son basamağı aştığım zaman, babanın kapısı hızla yüzüme kapandı." -Y. Z. Ortaç. 2. (-e) Dışarı ile ilişiğini kesmek: "Rahatça çalışmak istediğim zamanlar buraya kapanırım ve kimse girmesin diye bazen içeriden de kapıyı kilitlerim." -Y. K. Karaosmanoğlu. 3. Çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek: "Manzumem çıkmadı ve Rübap kapandı." -Y. Z. Ortaç. 4. Son verilmek, kesilmek: "Arif sustu. Hacı Bey de üstelemedi. Söz de burada kapanmış oldu." -M. Ş. Esendal. 5. (-e) Yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek: "Secdeye hamt için değil, güya utandıklarından kapandılar." -R. E. Ünaydın. 6. Tatile girmek: Okullar kapandı. 7. Yara iyileşmek. 8. Göz kör olmak: Kazadan sonra bir gözü kapandı. 9. Hava bulutlanmak.
saldırmak
(-e) 1. Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek: "Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı." -H. C. Yalçın. 2. Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak. 3. (-den) Gemi, kalkmak için yelken açıp başını gideceği yola çevirmek. 4. mec. Yıkıcı ve sert eleştiriler yapmak. 5. kim. Etkisiyle eritmek: Asitler madenlere saldırır.

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.