Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yumuşatmak ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

yumuşatmak anlamı
(-i) 1. Sertliğini gidermek, yumuşak duruma getirmek. 2. mec. Kabalığını, katılığını, sertliğini veya acımasızlığını ortadan kaldıracak duruma getirmek: "Karşıma geçip beni yumuşatınca razı olup susuyordum." -S. M. Alus.

Türkçe - İngilizce

yumuşatmak anlamı
fiil
1) mellow
2) soften
3) smooth
4) relax
5) moderate
6) loosen
7) Tame
8) melt
9) shake up
10) limber up
11) mollify
12) attemper
13) chasten
14) unbend
15) dulcify
16) unman
17) supple
18) season
19) mute
20) soft-pedal

"yumuşatmak" için örnek kullanımlar

Bunu yumuşatmak için iyi zamanlarda rezerv artırıyoruz, gereken cephaneyi topluyoruz.

Increasing reserves in good times to soften it, to gather ammunition.

Kaynak: ekonomi.milliyet.com.tr

Etlerinizi yumuşatmak mı istiyorsunuz?

Do you want to soften the gums?

Kaynak: kadinhaberleri.com

Yiyeceklerde dokuyu yumuşatmak, hacim kazandırmak, şekerin kristalleşmesini önlemek ve aromayı arttırmak için kullanılır. Yüksek fruktoz
Kaynak: Mısır şurubu

Kovalent bağlarla bağlı olduğundan tekrar ısıtılınca yumuşatmak mümkün değil. Çok ısıtırsak bağlar kopar. Çok sertleşir, bu olaya taşlaşma
Kaynak: Termosetler

Katı gönülleri yumuşatmak,düşmanların gönüllerine rikkat, kalplerine acıma hissi vermek için (Hadid -9) Tevbe kabulü ve mağfiret istemek
Kaynak: Sekine

İnişi yumuşatmak için, yere değmeden hemen önce çalışmak üzere kabinin altına katı yakıtlı frenleme roketleri yerleştirilmişti.
Kaynak: Voskhod programı

Bir Katolik olarak yeni anayasayı onaylamamakla beraber, kısıtlı yetkilerini partiler arasındaki kutuplaşmayı yumuşatmak için kullandı.
Kaynak: Niceto Alcalá-Zamora

Bu sebeple Gordian III , Gordian I 'in 13 yaşındaki torunu, halkın hala Gordian'lara sadık olması nedeniyle halkın tepkisini yumuşatmak
Kaynak: Altı İmparator Yılı

Belgeselde Lucy ve Hannah hergün erken kalkıp ciltlerini yumuşatmak ve üretilen fazla keratini ciltlerinden kazımak için 2 saat banyo
Kaynak: Harlequin tipi iktiyozis

Hâlâ tahtadan yapılmakla birlikte, bugün yaylıdırlar ve dokunuşu yumuşatmak için süetle kaplanmışlardır. Kalasların altındaki sünger
Kaynak: Denge aleti

yumuşatmasında ve şampuan ve gıda koruyucularında kullanılırlar. Sitrik asit , sabun ve çamaşır deterjanlarında suyu yumuşatmak için kullanılır.
Kaynak: Şelasyon

Amaç, hem sacın sıcaklığını kontrol etmek, hem de tantuninin sarılacağı ekmeği yumuşatmak için buhar sağlamaktır. Pişen et sumaklı ve
Kaynak: Tantuni

Yağlamanın gayesi deriyi yumuşatmak ve su geçirgenliğini azaltmak içindir. Sülfone yağ kullanılmasının sebebi yağı su ile beraber
Kaynak: Dericilik

Yücel, hikâyeyi biraz yumuşatmak için Charlie Chaplin 'den ilham aldı. Bölgede gerçekleştirilen çekimlerde bazı problemler çıktı.
Kaynak: Bereketli Topraklar Üzerinde (film)

Rus dilinde harfleri yumuşatmak veya kalınlaştırmak için oluşturulan özel harfler vardır. ь bu harf önüne gelen sesi yumuşatır.
Kaynak: Rusça

Öyküyü yumuşatmak ve samimileştirmek amacıyla tungsten kullanılarak istenilen renk sağlanmıştır. Kaynaklar : Dış bağlantılar: Amelie
Kaynak: Amélie

Graphe paranomon un isegoria yı disiplinle yumuşatmak ve halka, yani demos'a kendi aldıkları kararı yeniden gözden geçirme fırsatı vermek
Kaynak: Atina Demokrasisi

Bazıları için safi küfür olan bu itikadı yumuşatmak için çeşitli yorumlar yapılmıştır. Sadreddin Konevî'den itibaren günümüze kadar 7 asır
Kaynak: Muhyiddin İbn Arabi

Erkekler temiz kalmak için tüm bedenlerini traş eder, kötü kokuları gidermek ve cildi yumuşatmak için kokulu merhem ve parfüm
Kaynak: Antik Mısır

18 Eylül 2008 tarihinde dünya genelindeki merkez bankaları para piyasasındaki gerilimi yumuşatmak için 180 Milyar Amerikan Doları
Kaynak: Para

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)