yükümlülük ne demek?
- 4 sözlük, 4 sonuç.BSTS / Ceza Yargılama Yöntemi Yasası Terimleri
yükümlülük anlamı İng. charge, imposition of duties, obligatory service Osm. mükellefiyet Alm. Last, Belastung, Auflage, Beschwerung, Verpflichtung Fr. charge, charges, service
Bir kişiye ya da tüzel kişiye yükletilen iş, edim, ödev, koşul, çekinme ve bir yapmama görevi.
Bir kişiye ya da tüzel kişiye yükletilen iş, edim, ödev, koşul, çekinme ve bir yapmama görevi.
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
yükümlülük anlamı
mükellefiyyet (bakınız» yüküm).
mükellefiyyet (bakınız» yüküm).
Güncel Türkçe Sözlük
yükümlülük, -ğü anlamı
is. Yapılması zorunlu olan iş veya bir işi yapma zorunluluğu, yükümlü olma durumu, yüküm, mükellefiyet, mecburiyet: "... milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlal edilmemek kaydıyla ... temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya Tamamen durdurulabilir." -Anayasa.
is. Yapılması zorunlu olan iş veya bir işi yapma zorunluluğu, yükümlü olma durumu, yüküm, mükellefiyet, mecburiyet: "... milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlal edilmemek kaydıyla ... temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya Tamamen durdurulabilir." -Anayasa.
Türkçe - İngilizce
yükümlülük anlamı
isim
1) liability
2) obligation
3) responsibility
4) duty
5) engagement
6) charge
7) function
8) ought
9) encumbrance
10) compulsion
11) impost
12) incumbency
13) onus
isim
1) liability
2) obligation
3) responsibility
4) duty
5) engagement
6) charge
7) function
8) ought
9) encumbrance
10) compulsion
11) impost
12) incumbency
13) onus
yükümlülük eş anlamlısı
mecburiyet
is. (mecbu:riyet) 1. Zorunluluk: "Ayağımızı yorganımıza göre uzatmak mecburiyetindeyiz." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Yükümlülük.
is. (mecbu:riyet) 1. Zorunluluk: "Ayağımızı yorganımıza göre uzatmak mecburiyetindeyiz." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Yükümlülük.
mükellefiyet
is. Yükümlülük.
is. Yükümlülük.
yüküm
is. Yükümlülük: Vergi yükümü yasayla konulur.
is. Yükümlülük: Vergi yükümü yasayla konulur.
"yükümlülük" için örnek kullanımlar
Anayasamız verginin ödenmesi konusunda vatandaşa yükümlülük yüklemiştir.
Impose liability on the payment of taxes Constitution to citizens.
Kaynak: focushaber.comYetkilendirilmiş yükümlülük özel bir projedir.
Accredited liability is a special project.
Kaynak: timeturk.comAyrıca vergi ödemenin bir sorumluluk, yükümlülük ve görev olduğunu da anlatmamız lazım.
In addition, the payment of a tax liability, obligation and duty should explain that it is.
Kaynak: haber.stargazete.comAnlaşılan yasada yükümlülük bulunmasına rağmen özel sektör bu işe gereken özeni göstermiyor.
Liability law, although there are apparently does not show the private sector should pay attention to this work.
Kaynak: blog.milliyet.com.trKontrat, iki ya da daha fazla taraf arasında bir işi yapmak veya geri durmak üzere yapılmış, taraflar için yasal yükümlülük içeren bir
Kaynak: Kontrat
Kaynak: Kontrat
Çağcıl toplumların büyük bölümünde dolaysız ailenin kapsamını aşan pek az toplumsal yükümlülük olsa da, öteki pekçok kültürde akrabalık,
Kaynak: Akrabalık
Kaynak: Akrabalık
11 Nisan'da Kuva-yi Milliyecilerin eşkiya olduğu ve öldürülmelerinin sevap ve vatani bir yükümlülük olduğuna dair Dürrizade Abdullah
Kaynak: Kuva-i İnzibatiye
Kaynak: Kuva-i İnzibatiye
Anıtı Parkı'nın üstlendiği yükümlülük yalnızca kurbanları anmak değil, aynı zamanda nükleer kabusları anımsatmak ve dünya barışını savunmaktır
Kaynak: Hiroşima Barış Anıtı Parkı
Kaynak: Hiroşima Barış Anıtı Parkı
ideolojik sinemada , filmin ilk başından yükümlülük altına girmiş bir topluluğun bulunması, izleyicileri yönünden kurgunlanmış bir
Kaynak: Siyasal sinema
Kaynak: Siyasal sinema
Diğer düşünürlerle kıyaslanması : Bu bir yükümlülük duygusudur. Bundan dolayı insanlar hukuk kuralının gereklerini beğenmedikleri halde
Kaynak: H. L. A. Hart
Kaynak: H. L. A. Hart
Düzenin yeniden sağlanmasının ardından Fransız askeri yönetimi, Milletler Cemiyeti tarafından Fransa'dan talep edilen bir yükümlülük olan
Kaynak: Büyük Suriye Devrimi
Kaynak: Büyük Suriye Devrimi
Okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması projesine katkı ve yasal yükümlülük gereğince okulda, 2008-2009 eğitim öğretim yılının 2.
Kaynak: Samsun Karşıyaka Anadolu Lisesi
Kaynak: Samsun Karşıyaka Anadolu Lisesi
Böylece bağımlılık ve yükümlülük bilinci genelleşir. Kültür endüstirisi bu anlamda, ideolojinin (Endüstri ideolojisinin) kültürel metalar
Kaynak: Kültür endüstrisi
Kaynak: Kültür endüstrisi
Türkiye, 13.12.1950 tarih ve 5690 sayılı yasayla bu sözleşmeyi onaylayarak yükümlülük altına girmiştir. 81 sayılı UÇÖ Sözleşmesinin 4.
Kaynak: İş müfettişi
Kaynak: İş müfettişi
Münhasır bayilik hariç olmak üzere, eşit hak, yükümlülük ve edimler için eşit durumdaki kişilere farklı şartların uygulanması,
Kaynak: Türkiye'de rekabet hukuku
Kaynak: Türkiye'de rekabet hukuku
Esasen herhangi bir politik – askeri ittifakta parasal yükümlülük, Grek dünyası için yeni bir olaydır. ittifaklarda parasal yükümlülük
Kaynak: Attik Delos Birliği
Kaynak: Attik Delos Birliği
13 bin kişi köle olarak alındı Öte yandan, Roma Cumhuriyeti Panormus'un bağımsızlığına ilişmemiş, herhangi bir yükümlülük de getirmemiştir.
Kaynak: Panormus Muharebesi
Kaynak: Panormus Muharebesi
Hiçbir yükümlülük olmadan sadece tek bir hedefe kilitlenmek isteyen oyuncular için ideal bir oyun modudur. İmha Görevi : İmha görevi
Kaynak: Point Blank (2008 video oyunu)
Kaynak: Point Blank (2008 video oyunu)
borsalarının kuruluş , çalışma, denetlenme ve borsa da alım satım esasları ile borsa üyelerinin kuruluş, çalışma ve yükümlülük leri düzenlenmiştir.
Kaynak: İstanbul Menkul Kıymetler Borsası
Kaynak: İstanbul Menkul Kıymetler Borsası
Bu sebeple Musevilik'te seçilmişlik bir üstünlükten değil, daha çok bir yükümlülük ve sorumluluk anlamına gelmektedir. Yahudilik
Kaynak: Yahudilikte Seçilmiş Halk inancı
Kaynak: Yahudilikte Seçilmiş Halk inancı
1999 yılında Gürcistan , Avrupa Konseyi 'ne üye olurken Ahıska Türklerinin geri dönüşleriyle ilgili yükümlülük üstlenmiştir.
Kaynak: Ahıska Türkleri
Kaynak: Ahıska Türkleri
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
