Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

alcove ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

alcove anlamı
isim
1) oyuk
2) kameriye
3) girinti
4) cumba
5) çardak

"alcove" için örnek kullanımlar

A bust of Gandhi on an undivided map of India was put in an alcove atop it.
Hindistan bölünmemiş bir harita üzerinde Gandi bir büstü bu tepesine bir alcove konulmuştur.
Kaynak: thehindu.com
I sat down in his little subterranean alcove and we faced off across his desk.
Ben onun küçük yeraltı alcove oturdu ve biz masanın karşısında kapatma ile karşı karşıya.
Kaynak: courierherald.com
Although the parking lot was full, we were seated right away in a little alcove.
Otoparkın dolu olmasına rağmen biz biraz alcove hemen oturmuş.
Kaynak: palmbeachpost.com
A window seat with storage is within a curved alcove with a leaded glass window.
Depolama ile bir pencere koltuk kurşunlu cam pencere ile kavisli alcove mesafesindedir.
Kaynak: wickedlocal.com
A bee bole is a cavity or alcove in a wall or a separate free-standing structure set against a wall (the Scots word 'bole' means a recess
Kaynak: Bee bole
Mantle's Cave is a cliff alcove in Dinosaur National Monument in Moffat County, Colorado . Located in the Castle Park region of the park
Kaynak: Mantle's Cave

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.