and that joint was also
bereft of someone to bring the food to your table.
ve bu ortak da masaya yiyecek getirmek için birini yoksun idi.
Kaynak: dailyrecord.co.ukThe flag carrier is deeply mired in debt,
bereft of a positive outlook.
Bayrak taşıyıcı derinden olumlu bir görünüm yoksun, borç batağına saplanmış edilir.
Kaynak: centreforaviation.comThe works are
bereft of any political meaning or philosophical tension.
Eserler herhangi bir siyasi anlam veya felsefi gerginlik yoksun bulunmaktadır.
Kaynak: thehindu.comNo one promised you a life
bereft of embarrassment or comfort.
Kimse seni utanç ya da konfor yoksun bir hayat verdi.
Kaynak: detroit.cbslocal.com