Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

bled ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

"bled" için örnek kullanımlar

Now, it seems, this misguided philosophy has bled into birthday parties.
Şimdi, öyle görünüyor ki, bu yanlış felsefe doğum günü partileri içine kanadı vardır.
Kaynak: huffingtonpost.com
He said neither the scratches in the face or the neck would have bled.
O yüz ya da boyun ne çizikler kanadık söyledi.
Kaynak: heraldsun.com.au
Patient bled to death at hospital where cuts 'put lives at risk'.
Keser 'hayatları riske atıyorum' nereye Hasta hastanede kan kaybından öldü.
Kaynak: telegraph.co.uk
The suspect ran off through an alleyway onto Lincoln Avenue, as he bled profusely.
O bolca kanadı gibi şüpheli, Lincoln Avenue üzerine bir alleyway geçer kaçtı.
Kaynak: newyork.cbslocal.com
Early the next morning, the chief surgeon bled the patient another 10 ounces (285 ml); during the next 14 hours, he was bled five more
Kaynak: Bloodletting
was demonstrated either to abolish or to significantly reduce endoscopically visible EIPH in horses which previously had bled consistently.
Kaynak: Exercise induced pulmonary hemorrhage

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.