That planning is best done deliberately,
dispassionately and holistically.
Bu planlama iyi serinkanlılıkla ve bütünsel, kasıtlı yapılır.
Kaynak: thedailybeast.comI suggest that one's product be examined as
dispassionately as possible.
Bunu tek bir ürün olarak serinkanlılıkla mümkün olduğunca incelenebilir öneririz.
Kaynak: noozhawk.comIs Labour afraid of discussing the project openly and
dispassionately?
Çalışma açıkça ve tarafsızca Projeyi tartışırken korkar mı?
Kaynak: timesofmalta.comShe is not a writer who sits down to write
dispassionately as though it were a job.
O bir iş sanki serinkanlılıkla yazmak için oturup bir yazar değildir.
Kaynak: yakimaherald.com