The hair was
dripping wet, as if it'd been dunked in a bucket of water.
O bir kova su dunked olsaydın gibi saç, ıslak damlama oldu.
Kaynak: huffingtonpost.comNever let them dry completely and never let the soil stay
dripping wet.
Onları tamamen kurumasını ve toprakta kalış sırsıklam izin asla izin vermeyin.
Kaynak: muskogeephoenix.comThe military fatigues worn by many of the intruders were
dripping wet.
Davetsiz misafirlerin çoğu tarafından giyilen askeri kıyafetli ıslak damlayan.
Kaynak: thestar.com.myStill
dripping wet, Tong caught a cab to the U.S. Embassy and gained
Hala ıslak damlama, Tong ABD Büyükelçiliği bir taksi yakaladı ve kazandı
Kaynak: online.wsj.com