foist ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
foist anlamı
fiil
1) yutturmak
2) sokuşturmak
3) mal kaçırmak
4) yamamak
5) yüklemek
fiil
1) yutturmak
2) sokuşturmak
3) mal kaçırmak
4) yamamak
5) yüklemek
"foist" için örnek kullanımlar
God forbid that studios foist an impossibly sculpted male body on movie audiences!
Stüdyolar film izleyicileri üzerine inanılmayacak heykel erkek cesedi yutturmak Tanrı korusun!
Kaynak: jezebel.comYou don't let policy wonks sit in some insular environment and foist it on people.
Sen politikası wonks bazı dar ortamda oturmak ve insanlar üzerinde yutturmak izin vermeyin.
Kaynak: wyofile.comBut if so, why do you say you hope the government will foist Starlight on the public?
Ama eğer öyleyse, neden sen hükümetin halk üzerinde Starlight yutturmak umuyoruz diyorsunuz?
Kaynak: fullcomment.nationalpost.comWhat are they trying to prove as they attempt to foist their pretentious opinion upon the public?
Onlar halka üzerine kendi iddialı görüşü yutturmak girişimi gibi onlar kanıtlamaya çalışıyorsun?
Kaynak: windsorstar.comThe fusta or fuste (also called foist or galliot) was a narrow, light and fast ship with shallow draft, powered by both oar s and sail -–
Kaynak: Fusta
Kaynak: Fusta
Milt sees in Harry an answer to his primary problem - his wife Ellen, who he tries to foist on his old pal so he can run off with his
Kaynak: Luv (play)
Kaynak: Luv (play)
It was during the time she had been out of touch with her family, after trying to foist a paternity suit on a lawyer she had dated in New
Kaynak: Edouard Aleata
Kaynak: Edouard Aleata
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
