Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

frighten ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

frighten anlamı
fiil
1) korkutmak
2) dehşete düşürmek
3) ödünü patlatmak

"frighten" için örnek kullanımlar

"I think frankly our government was trying to frighten us," Sullivan said.
"Ben bizim hükümet bizi korkutmaya çalışıyordu açıkçası düşünüyorum," Sullivan dedi.
Kaynak: dailynewstranscript.com
"Quite frankly, I think our government is trying to frighten us," Sullivan said.
"Doğrusunu, bizim hükümet bizi korkutmaya çalışıyor düşünüyorum," Sullivan dedi.
Kaynak: myfoxboston.com
Put up some posts with flapping strips of plastic attached to frighten them off.
Onları korkutup bağlı plastik çırparak şeritler ile bazı mesajların koy.
Kaynak: shropshirestar.com
"These are sort of traffic stopping, and I've actually been known to frighten a dog."
"Bu trafik durma çeşit vardır ve aslında bir köpek korkutmak için bilinen oldum."
Kaynak: racked.com
Keel to frighten his daughter away from de Willoughby. Cast : Ian Hendry as Dr. David H. Keel Patrick Macnee as John Steed Ingrid Hafner as
Kaynak: The Frighteners (The Avengers)
A practical joke device is a manufactured prop or toy intended to confuse, frighten, or amuse individuals as a prank . Often, these
Kaynak: Practical joke device
wiktionary:faze | Faze means to frighten or cause hesitation to someone. Faze may also refer to: Faze (magazine), a Canadian magazine
Kaynak: Faze

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.