"It's not a
pleasant outcome, especially for the people involved," he said.
"Özellikle katılan insanlar için hoş bir sonuç değil," dedi.
Kaynak: spiegel.deCelebrates his half ton, which came off 125 balls, with a
pleasant late cut.
Hoş bir geç kesim ile, 125 topları çıktı onun yarım ton, Kutluyor.
Kaynak: telegraph.co.ukKobe Bryant doesn't get hurt often, but when it happens he's not a
pleasant man.
Kobe Bryant çoğu zarar değil, ama ne zaman olur diye hoş bir adam değil gelmez.
Kaynak: sacbee.comAnother
pleasant surprise: the camera's UltraPixels actually live up to the hype.
Hoş bir sürpriz: Kameranın UltraPixels aslında hype kadar canlı.
Kaynak: gizmodo.com.au