Then, as suddenly as she had arrived, she spotted a
rawhide bone beside the house.
Sonra aniden o gelmişti, o evin yanında bir ham deri kemik gördü.
Kaynak: thechronicleherald.caBut when
Rawhide was cancelled, he found himself out of a job and flew off to Rome.
Ama Rawhide iptal edildi, o bir iş için kendini buldu ve Roma'ya uçtu.
Kaynak: khaleejtimes.comMy Bible says God made flowers as well as antlers and
rawhide.
Benim İncil Tanrı'nın çiçek gibi boynuzları ve ham deri yapılır diyor.
Kaynak: charismanews.comButler's Blue II carrying the iconic oversized
rawhide, symbolizing the game is about to begin.
Ikonik boy ham deri taşıma Butler Blue II, oyun simgeleyen başlamak üzeredir.
Kaynak: vigilantsports.comRadical 177 meaning "leather " or "
rawhide " is 1 of 11 Kangxi radicals (214 radicals total) composed of 9 strokes. In the Kangxi
Kaynak: Radical 177