Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

bilezik ne demek?

 - 8 sözlük, 11 sonuç.

BSTS / Çiftteker Terimleri Sözlüğü

bilezik anlamı Fr. bague
Sökülme ve takılmayı kolaylaştırmak için, bilyaların üzerlerine yerleştirilen, mazgal biçiminde girintili, yuvarlak gereç.

BSTS / Otomobilcilik ve Motor Bilgisi Terimleri

bilezik anlamı İng. sleeve Osm. bandaj, manşon Alm. Muffen Fr.manchon
Bir dingil üzerine ya da yuva içine geçirilen, geniş halka.

BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü

bilezik anlamı İng. segment Osm. sekman Fr. segment
1- mekanik a. İki borunun ucunu birleştirmeye yarayan halkamsı yuvgu. b. İletim millerini birbirine bağlayan parça. c. Motor pistonlarına yağlama, soğutma, özellikle sızıntıyı önleme gibi amaçlarla yerleştirilmiş, genel olarak dökme demirden yapılmış uçları açık ve esnek halka.

BSTS / Veteriner Hekimlik Tarihi ve Deontoloji Terimleri Sözlüğü

bilezik anlamı
(hlk.) Sirküler form.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

bilezik anlamı
Simit biçiminde harman yerine yığılmış ekin sapı. (Alçılı *Delice -Ankara)

Güncel Türkçe Sözlük

bilezik, -ği anlamı
is. 1. Genellikle altın, gümüş vb. elementlerden yapılan ve bileğe süs için takılan halka: "Ocağın yanına bir tabure çekip bileziklerini şıngırdata şıngırdata çorbayı karıştırmaya devam etti." -E. Şafak. 2. İki borunun ucunu birleştirmeye yarayan halkaya benzer parça: "Sonra ayağını yandaki su borusunun bileziğine koydu." -Ç. Altan. 3. Motor pistonlarına, yağlama, soğutma, özellikle sızıntıyı önleme vb. amaçlarla yerleştirilmiş, genel olarak dökme demirden yapılmış, uçları açık ve esnek halka. 4. Mobilyaların ayak altlarına takılan kare, dikdörtgen, silindir, kesik koni vb. şekilli, pirinç veya nikel kaplı demirden yapılmış, iki ucu delik gereç. 5. argo Kelepçe.

Türkçe - İngilizce

bilezik anlamı
isim
1) bracelet
2) bangle
3) collet
4) union
5) wristlet

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

bilezik anlamı
1. Kuyu ağzına konulan ortası delik taş. 2. İki boruyu eklemek için kullanılan halka. 3. Kağnılarda oku boyunduruk kayışına birleştiren halka. 4. bilezik şeklinde harmana yığılmış sap.
bilezik anlamı
Taraktan geçirilip, eğrilmeye hazırlanmış yün topağı.

Çilehane *Reşadiye -Tokat
Karaçay aşireti, Başhöyük *Kadınhanı -Konya

bilezik anlamı
1. Kuyu ağızlarına konulan taş ya da ağaç halka. 2. Demir çember.
bilezik anlamı
bilezik, bakınız» bilezüg

"bilezik" için örnek kullanımlar

Önce annemin hayalini gerçekleştirmek ve ona bilezik almak istiyorum.
I want to realize the dream of my mother and her first bracelet.
Kaynak: televizyongazetesi.com
Üçlemeye gücü yetenler de, belki küpe, bilezik takım tamamlayacaklar.
Those who can afford a triple, maybe earrings, bracelets team will complete.
Kaynak: pazarvatan.gazetevatan.com
Eskiden herkesin bileğine taktığı her derde deva manyetik bilezik gibi.
Magnetic bracelet worn around the wrist like everyone used to be a panacea.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Ben de 'meslek, zanaat, kolumda bir altın bilezik olsun abi' dedim.
I 'profession, craft, you get a gold bracelet on my arm, man,' I said.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Avare ayrıca bir bilezik türüne de verilen addır (TDK). Avare ayrıca şu anlamlara da gelebilir: Avare (film, 1951), Raj Kapoor 'un yönetip
Kaynak: Avare (anlam ayrımı)
kullanıldığı gibi, gerdanlık , bilezik , nazar boncuğu (mavi boncuk), tespih yapımında da kullanılır. Yazma kenarına boncuk oyası olarak işlenir.
Kaynak: Boncuk
Rulmanlı yataklar; iç bilezik, kafes, rulmanlar (bilya , makara , masura veya iğne olabilir) ve dış bilezikten oluşur. Rulmanlı yatak
Kaynak: Rulmanlı yatak
Daha çok kolye , bilezik gibi takı ya da yazma , şapka , gömlek , pantolon , havlu gibi tekstil süslemede kullanılır. Duvara asılmak
Kaynak: Boncuk işi
Kız istemeyle söz kesme arasına, bayramlar gibi özel günlerde gelin adayına "giysi, yüzük, bilezik" gibi hediyeler verilmesi makbul
Kaynak: Hacılı, Alucra
Bu devreye ait kurganlardaki buluntular arasında yüzük, bilezik, küpe gibi süs eşyalarına rastlanmaktadır. Kabzaları hayvan figürüyle
Kaynak: Karasuk kültürü
Bu fabrikanın kuruluşuna ekonomik gücü olan bütün Uşak'lılar bir altın, bir bilezik, 20 ölçek buğday ve ne verebildiyse onunla katkıda
Kaynak: Mehmet Hacım
Ne gerekiyorsa yapacağız ama ben ahdettim, onun koluna bilezik taktırmadan göndermeyeceğim” dedi. Bir diğer AKP'li Meclis Üyesi Hacı
Kaynak: Kâmil Uğurlu
buldukları kalıntılarla (iki bronz kılıç, iki bronz balta, bir keski ve spiral bilezik parçaları) birlikte tekeri buldukları yere götürdüler.
Kaynak: Nebra gök tekeri
3 sayılı vitrin: Altın küpe, kolye ve bilezik ler. 4 sayılı vitrin: Gümüş kemerler ve kemer tokaları. 5 sayılı vitrin: Gümüş hamaylı kolyeler
Kaynak: Adana Etnografya Müzesi
tabakalarıyla denk olan Balkanlar 'ın Orta Neolitik tipteki figürinleri, kemik aletler ve çok miktarda mermer bilezik ve boncuk bulunmuştur.
Kaynak: Aktopraklık Höyüğü
Gömüt armağanı olarak 89 altın boncuktan oluşan bir gerdanlık, iki altın bilezik, iki altın kulak tıkacı, tunç bilezik, mermer keman
Kaynak: Gavurtepe Höyük
Bir kadın gömütün yer aldığı mezarda altın yüzük, bakır / bronz boyun halkası, bilezik, bakır kama, bakır balta, gömüt armağanı olarak
Kaynak: Ahlatlıbel Düz Yerleşmesi
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.