bilezikli anlamı sf. 1. Bileziği olan. 2. bilezik takmış olan: "Panjurun gölgesinde beliren altın bilezikli, zayıf bir kadın kolu gördüm." -H. E. Adıvar.
"bilezikli" için örnek kullanımlar
Birisinin adı bilezikli kuyu, diğerinin adı ise Uzunkuyu'dur. Kültür: Köy halkından çoğu Hüveydi Avşar aşiretine mensuptur. Besni'nin 9 köyü Kaynak:Uzunkuyu, Besni
baştan kısa devre edilmiştir veya bu oyuklara sargılar yerleştirilip, uçları bilezikler e bağlanır ki, bu tip rotorlara bilezikli rotorlar denir. Kaynak:İndüksiyon motoru