Kimsenin Türkiye'de siyaset yapanlara şu veya bu şekilde
blokaj uygulama hakkı yoktur.
Politics in Turkey, those who no one has the right to lock one way or another.
Kaynak: gazetea24.comBu süreçte sabotaj,
blokaj olabileceği biliniyor.
In this process, sabotage, is known to be blocked.
Kaynak: radikal.com.trBlokaj kalkıyor 22'nci fasıl açılıyor.
Chapter 22 of blockage gets opened.
Kaynak: sabah.com.tr Düşünün, enerji ihtiyacı had safhadayken,
blokaj nedeniyle, Türkiye ile bu konu görüşülmüyor bile.
Think about it, ill cancer had energy needs, due to the blockade, Turkey and even görüşülmüyor this topic.
Kaynak: samanyoluhaber.comBritanya donanmasi Nil deltasi onundeki Mısır limanlarina
blokaj uygulamaya başlamışdır. Mısır'ın askeri işgali altında bulunan diğer
Kaynak: Londra Antlaşması (1840)Frenlenen tekerlekte oluşan
blokaj sorununu çözebilmek için ABS sistemi fren hidrolik sıvı basıncını belirli bir aralıkta azaltır veya
Kaynak: BMWTübüler
blokaj: sülfonamid ler, metotreksat , asiklovir , polietilen glikol Akut doku iltihaplanması nefrit : Beta-laktam antibiyotik ler,
Kaynak: NefrotoksisiteBilindiği gibi diyotlar ters yönde (
blokaj yönünde) polarlandıklarında µA veya nA seviyesinde kaçak akımlar oluşur. İşte fotodiyotlar,
Kaynak: Foto transistörPaşa komutanlığında İstanbul'dan Çanakkale Boğazı üzerinden boğaza
blokaj uygulayan Venedik filosu üzerine gönderildi ve bu filo Ege
Kaynak: Melek Ahmed PaşaBu günlük
blokaj trajedisinin bir sembolü haline geldi. Nürmberg Mahkemeleri 'inde delil olarak kullanıldı. Şehir pekçok yıkımlara katlandı
Kaynak: Sankt PetersburgBazı Yahudiler tutuklanıp işkence gördü ve Yahudi mahallesine 12 gün boyunca
blokaj uygulandı. Osmanlı hükümeti tarafından yapılan
Kaynak: Kan iftirası