Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

bozarak, (bozırak) ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Tarama Sözlüğü

bozarak, (bozırak) anlamı
Bozca, bozumsu.

"bozarak, (bozırak)" için örnek kullanımlar

Said Nursi namazını bozarak foto muhabire tepki gösterdiği o anlar.
Said Nursi, he understands prayer reacted by breaking photo-reporter.
Kaynak: sabah.com.tr
Ama her şey sonsuzluğa uyanmakla başladı; iksirimi ve kimyamı bozarak.
But everything began to uyanmakla eternity; elixir and disrupting chemistry.
Kaynak: haberler.com
Vergilerimizle işleyen bir kurumun işleyişini bozarak kamuyu zarara soktu.
Damage by disrupting the functioning of an organization's functioning Vergilerimizle put the public.
Kaynak: radikal.com.tr
Yakışıklı oyuncu Arda Kural suskunluğunu bozarak İzzet Çapa'ya konuştu.
Izzet disturbing silence handsome actor Anil Rule CAPA said.
Kaynak: medyafaresi.com
İzoniazid ya da isoniazid, tüberküloz tedavisinde kullanılan, mikolik asit sentezini bozarak etki eden bakterisidal etkili bir
Kaynak: İzoniazid
tarihi nde ilk defa padişahlığın babadan oğula geçmesi kuralını bozarak kardeşinin arkasından tahta çıkmış olan padişah olması özelliğini taşır.
Kaynak: I. Mustafa
Hastalık yapıcı birçok bakteri , riketsiya ve mikoplazmaya karşı etkilidir; etkisinin mikroorganizmadaki protein bireşimlenmesini bozarak
Kaynak: Kloramfenikol
Müfsid kelimesi, İslam fıkıh ında ise başlanmış bir ibâdet i bozarak geçersiz kılan durumlar için kullanılan bir terim dir.
Kaynak: Müfsid
Cumhuriyette her hangi bir devrime kalkışmayacağına dair Sulla'ya ettiği yemini bozarak Marius ile ittifak kurdu ve hemen ardından
Kaynak: Lucius Cornelius Cinna
Oylama başlamadan önce 11'e 11 olan idam taraftarları - karşıtları dengesini bozarak "evet"e dönen iki kişiden biridir. (Ötekisi: Ahmet
Kaynak: Mehmet Özgüneş
Organik hücreleri bozarak harâb eden zehirli bir alkoloid. Az miktarda kullanıldığında tıpta ilâç olarak istifâde edilir. Striknin,
Kaynak: Striknin
yüzyılın sonlarından itibaren, uzun süren savaşlar ve ticaret yollarının değişmesi Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomisini bozarak hazinede
Kaynak: İltizam
Varisli damarlar derin damar dolaşımını bozarak kapanmaya başlayan kapakçıklar nedeni ile veya kapakçık yetersizliği sonucu oluşurlar.
Kaynak: Varis (hastalık)
oluşturmak için , bir yazı tipi kütüphane sindeki harflerin sıralamasını bozarak yerleştirdiğinden bu yana endüstri standardı haline gelmiştir.
Kaynak: Lorem Ipsum
Arda'nın Yaradılışında işleri bozarak, Dünya'nın bozuk ve kusurlu olmasına neden oldu. Melkor Valalara burasının kendi krallığı olacağını
Kaynak: Melkor
Geçmişte, özellikle 1980'li yıllarda yoğun olarak kum ve çakıl ocaklarına ruhsat verilmiş olması, bir yandan doğal yapıyı bozarak faunayı
Kaynak: Gediz Nehri
Zamanla koroner arterler içerisinde gelişen lipid birikimleri damarlardaki kan akımını engelleyerek kalp kasının beslenmesini bozarak
Kaynak: Koroner arter hastalığı
Ama çekirdekten geçen bazı maddeler salçanın tadını ve lezetini bozarak hafif acımsı tat oluşturur. Bunu engellemek için soğuk işleme
Kaynak: Salça
Sonunda, Dom ve Brian başa baş giderken Brian öne geçer ama Dom onun arka çamurluğuna çarpıp Brian'ın dengesini bozarak öne geçer ve
Kaynak: Hızlı ve Öfkeli 4

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.