kurulmak (nsz) 1. Kurma işine konu olmak veya kurma işi yapılmak:
"Kurulmuştu benim adıma bir saray / Çevresini dolanmış gümüşten bir çay." -A. M. Dranas. 2.
(-e) Rahatça oturmak, yerleşmek:
"Yırtık pırtık giysili serserilerin peykelere kurulduğunu görünce çok şaşırmıştır." -S. Birsel. 3.
mec. Övünür biçimde davranışlarda bulunmak, kasılmak:
Adam amma da kuruluyor.