bulak ne demek?
- 5 sözlük, 18 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
bulak, -ğı anlamı
is. hlk. Kaynak, pınar.
is. hlk. Kaynak, pınar.
Kişi Adları Sözlüğü
Bulak anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
Kaynak, pınar, çeşme.
Cinsiyet: Erkek
Kaynak, pınar, çeşme.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
bulak anlamı
Bulama yapımında karıştırma işini yapan araç.
Bulama yapımında karıştırma işini yapan araç.
Takanlı *Mersin -İçel
bulak anlamı
1. Kaynak. 2. Çeşme. 3. Subaşı, pınarbaşı, içinde çeşme bulunan yeşillik.
1. Kaynak. 2. Çeşme. 3. Subaşı, pınarbaşı, içinde çeşme bulunan yeşillik.
bulak anlamı
Belâ, felâket.
Belâ, felâket.
-İzmir
bulak anlamı
Sersem.
Sersem.
Çayağzı *Şavşat -Artvin
bulak anlamı
Hırsız, kaçakçı yatağı.
Hırsız, kaçakçı yatağı.
-Bitlis
bulak anlamı
Pınar.
Pınar.
Van
bulak anlamı
Koyu çamur.
Koyu çamur.
Meyvabükü *Güdül Ankara
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Bulak anlamı
Amasya ili, Alıcık bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Amasya ili, Alıcık bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bulak anlamı
Balıkesir ili, Düvertepe bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Balıkesir ili, Düvertepe bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bulak anlamı
Gümüşhane ili, Kelkit ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Gümüşhane ili, Kelkit ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bulak anlamı
Karabük ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Karabük ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bulak anlamı
Sivas ili, Çetinkaya bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Sivas ili, Çetinkaya bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bulak anlamı
Trabzon ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Trabzon ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
bulak eş anlamlısı
kaynak
is. 1. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz: "Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Bir şeyin çıktığı yer, menşe: İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge: "Yabancı bir idare, iktisat, ticaret, memleketin bütün kazanç kaynaklarına musallat olur." -F. R. Atay. 4. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge, referans: Tapu kayıtları onun XVI. yüzyılda yaşadığını gösteren başlıca kaynaklardandır. 5. Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı veya eserlerin bütünü, literatür. 6. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi. 7. mec. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi. 8. fiz. Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer: Işık kaynağı. Isı kaynağı.
is. 1. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz: "Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Bir şeyin çıktığı yer, menşe: İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge: "Yabancı bir idare, iktisat, ticaret, memleketin bütün kazanç kaynaklarına musallat olur." -F. R. Atay. 4. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge, referans: Tapu kayıtları onun XVI. yüzyılda yaşadığını gösteren başlıca kaynaklardandır. 5. Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı veya eserlerin bütünü, literatür. 6. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi. 7. mec. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi. 8. fiz. Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer: Işık kaynağı. Isı kaynağı.
pınar
is. 1. Yerden kaynayarak çıkan su, kaynak: "Paşaoluk Yaylası'nın her bucağından bir pınar kaynar." -R. H. Karay. 2. Bu suyun çıktığı yer, kaynak, memba. 3. Çeşme.
is. 1. Yerden kaynayarak çıkan su, kaynak: "Paşaoluk Yaylası'nın her bucağından bir pınar kaynar." -R. H. Karay. 2. Bu suyun çıktığı yer, kaynak, memba. 3. Çeşme.
"bulak" için örnek kullanımlar
Y. Bulak: "Önümüzdeki maçlara bakacağız".
A. Bulak: "we will look at the next matches."
Kaynak: sporx.comGelişmeleri basından ve sosyal medyadan takip ettiğini dile getiren Bulak, ''Bu işin akıl veya mantığı olmalı.
Follow the developments in the media and social media Bulak that says,'' This is the logic of the mind, or should be doing.
Kaynak: tr.eurosport.comBulak, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, maçın birkaç bölümde irdelenmesi gerektiğini söyledi.
Bulak, at a press conference after the match, the match should be examined few chapters, he said.
Kaynak: hurriyet.com.trBulak, rakipleriyle aralarındaki puan farkının artmasının hatırlatılması üzerine ise ''Bu durum bizi endişelendiriyor.
Bulak, an increase in competitors reminded of the difference between the scores of the'' This situation worries us.
Kaynak: trtspor.com.trEski Osmanlı kitaplarında ise, Yedi-Bulak gibi bazı yer adları ile ‘yedi yıl bekledim bulak başların' gibi, bazı şiirler görüyoruz…Xl.
Kaynak: Köseler, Gümüşhacıköy
Kaynak: Köseler, Gümüşhacıköy
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
