İçeriği dolu dolu,
bütünleyici, kavrayıcı, kucaklayıcı bir konuşma.
Contents of a full, integral, grasping, embracing a conversation.
Kaynak: haber7.comİçeriği dolu dolu,
bütünleyici, kavrayıcı, kucaklayıcı bir konuşma'' ifadesini kullandı.
Contents of a full, integral, grasping, embracing'' he said in a speech.
Kaynak: aa.com.trOkullar arası böylesi işbirliklerinin ne denli
bütünleyici ve etkili olduğunu bu panelde gördük.
Such an integral and effective partnerships between schools is how we saw this panel.
Kaynak: gunaydinaliaga.comBöyle bakıldığında sevgililer gününün daha kapsayıcı, daha evrensel ve
bütünleyici olduğunu düşünüyorum.
Seen this way, a more comprehensive valentine's day, think it is more universal and integral.
Kaynak: blog.milliyet.com.tredilmektedir. İmam ın, özellikle cemaate yüksekçe bir yerden hitap edebilmesi için merdivenli biçimde tasarlanmış cami içi
bütünleyici yapıdır.
Kaynak: MinberAnarko-feministler ataerkillik ve maşizm ile savaşımın sınıf çatışmalarının ve devlete yönelik anarşist mücadelenin
bütünleyici bir
Kaynak: Anarka-feminizmİkona, ayin düzeninin
bütünleyici bir parçasını oluşturur. Dinsel sanatın ürünü değildir. Simgeciliğe dayanır ve tinsel bir din görüşünü
Kaynak: İkon (din)Tuina Geleneksel Çin Tıbbı nın
bütünleyici bir parçasıdır. Bedenin akupunktur meridyen ve noktaları gözönüne alınarak uygulanan bir
Kaynak: Tuinaİnsanlar bu dünya üzerinde başlangıçta
bütünleyici olarak ve zaman zaman dil aracılığıyla anlaşmıştır, hatta dil ile iç içe yaşamıştır.
Kaynak: Dil (filoloji)yüzyılın başlarında birçok
bütünleyici değişiklikler uygulamaya konmuştur. Halk Okullarının Amacı: Demokratik ve bağımsız bir toplum
Kaynak: Danimarka Eğitim Sistemiöte, daha çok değişimi vurgulamak istemez. Değişim ; toplumsal sistemi, parçalar arasındaki
bütünleyici ahengi yıpratabilir hatta bozabilir.
Kaynak: Yapısal işlevselcilikyaklaşımı, bireyin gelişimini ve işlevselliğini anlayabilmek için farklı disiplinlerin katılımı ile daha geniş,
bütünleyici bir çerçeve sunmaktadır
Kaynak: Psikopatoloji(Ekzositoz ) veya hücre içi kullanım için paketlenmesinde, türlerine göre ayrılmasında ve modifiye edilmesinde
bütünleyici bir göreve sahiptir.
Kaynak: Golgi aygıtıDünyada bir çok hastane reiki uygulamayı
bütünleyici tedavi olarak kabul etmektedir. Reiki'nin evrensel bir enerji olduğu söylenmektedir
Kaynak: Reikiduşlama, püskürtme) uygulanması ile kazanılan dinlenme ve ferahlama duygularının edinildiği
bütünleyici terapi anlamında kullanılmaktadır.-
Kaynak: Spaoynuyorlarmışçasına
bütünleyici birleşime (Nsetminus C) karşı oynandığını varsayan von Neumann ve Morgenstern 'in ufuk açan kitabındadır.
Kaynak: Oyun kuramıGeminin kendisi,
bütünleyici parçalar ve aksi kararlaştırılmadıkça eklentiler. 2. Kira ve navlun gelirleri. 3. Sigorta tazminatı.
Kaynak: Deniz ticareti hukukuYupikleri de içine alan
bütünleyici adlandırma olarak "Eskimo" adından kaçınılarak Inuit-Yupik ya da Inuit/Yupik biçiminde bir ikili
Kaynak: Eskimo halkları