Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çarçabuk ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

çarçabuk anlamı
zf. (ça'rçabuk) Çabucak: "Ondan beklentimi çarçabuk unuttum." -A. Ağaoğlu.

Türkçe - İngilizce

çarçabuk anlamı
zarf
1) by leaps and bounds
2) rapidly
3) very quickly
4) lickety-split

çarçabuk eş anlamlısı

çabucak
zf. (ça'bucak) 1. Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik, hemencek, hızla, hızlı, hızlı hızlı, ivedilikle, lahzada, müstacelen, palas pandıras, serian, süratle, şipşak, tez beri, tezce, tezelden, yellim yelalim: "Yatakta çabucak doğruldu." -A. İlhan. 2. Kolaylıkla.

"çarçabuk" için örnek kullanımlar

Facebook'tan paylaştığımızda ise çarçabuk bazı bilgilere ulaştık.

Facebook share more of the leaps and bounds, reached some information.

Kaynak: dw.de

Bunlar çarçabuk olurken, ortaya çıkan örnekler insanları doğru şekilde özendirmeli.

While these by leaps and bounds, the resulting samples should encourage people correctly.

Kaynak: sabah.com.tr

Bugünkü müzik ortamında, istisnalar varsa bile, genellikle her şarkıcı çarçabuk unutuluyor.

Today's music scene, the exceptions, if any, are usually forgotten by leaps and bounds every singer.

Kaynak: odatv.com

Eskiden çocuklar güç ve özgürlük yoksunu olmaktan usanır ve çarçabuk yetişkin olmak isterlerdi.

I used to be deprived of the power and freedom usanır kids would want to be grown leaps and bounds.

Kaynak: sabah.com.tr

Sempatikliğinin ve insanlarla çarçabuk kaynaşmasının farkındadır. Bunu kullanarak olmadık anlarda çözümler üretir. İskender den intikam
Kaynak: Güllü Erhan

Ertesi sabah canavar iki adamı daha parçalayıp yedikten sonra mağaranın ağzını çarçabuk tıkayarak koyunlarıyla birlikte uzaklaşır.
Kaynak: Odysseia

şahit olsaydı belki de bir yıldız gibi çarçabuk kayıp gitmez, gitse bile kalbi mutmain, dudağının kenarında hafif bir tebessümle olurdu bu veda
Kaynak: Efruz Bey

Başka dilden geçen sözcüklerin yenisiyle değiştirilme dizelgeleri Arapça kökenli alıntı : alelacele | ivedilikle, çabucak, çarçabuk | |
Kaynak: Türkçedeki yabancı kökenli sözcüklerin Türkçe karşılıkları

Bu durumda Konsül Pulcher, çarçabuk farklı bir yorum yapmaya çalışmıştır. Bulduğu çözüm tavukları gemiden denize atmak ve "Yemek
Kaynak: Drepana Deniz Muharebesi

Ala-kul bozkırlarında devamlı karlı rüzgar eser. Kış ile İlkbahar arası hava çok tutarsızdır ve kırlar çarçabuk bitki örtüsü ile
Kaynak: Yedisu bölgesi

sütler boşa akıp heder olmasın diye bizi Beritez Beritez yani hemen gelin ve hayvanları çarçabuk sağın sütleri boşa gimesin diye çağırırlardı.
Kaynak: Ağabeyli, Kahramanmaraş

Kuruluşundan sonra derhal iki alt sıra ligden yukarıya çarçabuk yükseldi. Kulüp 2008'den beri Ukrayna Basketbol Süper Ligi'nde mücadele
Kaynak: BK Donetsk

açık havada tadına bakma özgürlüğümüz; alkolizm ve nikotin zehirlenmesi çarçabuk ortadan kalkar ya da en azından makul ölçülere inerdi... " -
Kaynak: Boris Vian

Bu Falstaff'in şerefini rencide etmekle beraber, Falstaff benliğini çarçabuk toparlar ve hanımların bu beklenmedik hareketini zor
Kaynak: Windsor'un Şen Kadınları (oyun)

Şehrin en zengin, en nüfuzlu Ermenilerinin çarçabuk Konya 'ya sürüldüğünü öğrenirler. Zaptiyeler 13 Temmuz Pazartesi günü Hrant'ın babası
Kaynak: Hrant Sarıyan

Kentde yeniden düzenlenen Châlons Ordusu, Prusya orduları tarafından çarçabuk sarılarak izole edilince; III. Napolyon çemberin derhal
Kaynak: Fransa-Prusya Savaşı

Ne var ki, aynı düşünceyi paylaşmayan bazıları çarçabuk harekete geçerek, önde gelen bilim insanları ve hükümet üyelerini ikna çalışmasına
Kaynak: Charles Darwin

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)