Dün bir kez
dah gördük ki fizik olarak güç olarak hazır değil.
Yesterday, the power of physics as we saw once dah is not ready.
Kaynak: sabah.com.trDaha sonra da cesedini çarşafa ve battaniyeye sarıp Emrah'ın aracının bagajına koyduk.
Emrah then wrapped the body of a sheet and blanket Dah tool put in the trunk.
Kaynak: gundem.milliyet.com.tr Şehirlerimizin marka değerini arttırmak suretiyle hem yurtiçinden hem yurtdışından
dah.
Dah by increasing the brand value of our cities at home and abroad.
Kaynak: haberciniz.bizBöylesine büyük diyafram açıklık değeri kameraya
dah fazla ışık gelmesini sağlıyor.
Such a large aperture camera dah more to come to light.
Kaynak: letsgomobile.orgTa-
dah, 18 Ağustos 2006 'da çıkan Scissor Sisters albümüdür. İlk single "i don't feel like dancin"dir. Albümdeki parçalar : I don't feel
Kaynak: Ta-dahJeff Albertson,
dah çok Comic Book Guy olarak bilinen Simpsonlar 'da yer alan kurgusal karakterdir. Hank Azaria tarafından
Kaynak: Comic Book GuyÇoğu ilacın nefrotoksik etkisi böbrekle ilgili tedavi gören veya görmüş olan hastalarda
dah çok ortaya çıkar. Bazı ilaçlar böbrek
Kaynak: Nefrotoksisite1976 yılından önce Divaniye İli 'nin bir parçası iken,
dah sonradan ayrıca bir il olmuştur. Başkenti Necef 'tir. Diğer önemli kenti Kufa '
Kaynak: Necef iliİlk çıkan larvalar krem renkli olup 8 mm uzunluktadır.2-3 saat içerisinde önce gri
dah sonra siyah renk almaktadır. Tırtıllarla beslenen
Kaynak: Calosoma sycophantaAma bunun sonunda silah Oerlikon modeline nazaran
dah az etkili oldu. Nazi Almanya sının Polonya yı işgalinin ardından tasarım ekibi
Kaynak: PolstenÇok sağlam durumda iç portal,
dah kuvvetli rölyefler halinde geometrik yıldız geçmeler ve rozetlerle işlenmiştir. Karatayhanın iç portali
Kaynak: Sultanhanı, AksarayBu hayvan 1.8 m boyundaydı, yani günümüz fossasından 20%
dah uzundu ve 17 kg. ağırlığındaydı. Bu hayvanların, insanlar adaya yerleşene
Kaynak: FossaBelpınardan Çakmak ailesi getirilmiş
dah sonra Artova'nın Sekücek Köyündeki Ali Budalanlar gelmiştir. Daha sonra Bel pınar köyünde Ali Kuş
Kaynak: Gölcük, ZileVermek | dadan | Daden | دادن |
dah | Deh- | -ده | Yakmak | efruhtan | Efruhten | افروختن | efruz | Efruz- | -افروز | Yanmak | suhtan
Kaynak: Farsça sözcükler