Savcılar, 2 ayrı olayla ilgili iddianame hazırlayarak 
dava açtı.
Prosecutors to prepare two separate indictments filed a lawsuit about the incident.
Kaynak: sabah.com.tr13 yaşındaki M.G. ile evlenen 24 yaşındaki C.B., 
dava açılan kişilerden biri.
13-year-old married 24-year-old CB MG, one of the people prosecuted.
Kaynak: sabah.com.trKorucunun kızını dağa kaçıran 5 kişiye 
dava açıldı.
Mountain village guards kidnapped his daughter was sued for up to 5 people.
Kaynak: diyarbakirsoz.comBu 
dava dilekçesinin önemli bir yanı daha bulunuyor.
This case is an important addition to the petition's more.
Kaynak: tr.eurosport.comDava, (Der Prozeß), bir sabah uyandığında kendisini sebebini anlamadığı bir suç nedeniyle 
dava edilmiş bulan Josef K. adlı kahramanın
Kaynak: Dava (roman, Kafka) Mahkeme, taraflar arasındaki hukuki anlaşmazlıkları (
dava ları) hukukun üstünlüğü ne uygun olarak sivil  ya da askeri , adli  veya idari
Kaynak: MahkemeAvukat sadece iş ve 
dava  takibi yapmaz, aynı zamanda hukuk i konularda danışmanlık , hakemlik , arabuluculuk  görevlerini de yerine
Kaynak: AvukatTürkiye Barış Derneği  Davası; 12 Eylül  1980  ihtilalinden  sonra açılan 
dava .  Uzun yargılamaların sonunda çeşitli mahkûmiyetlerle
Kaynak: Barış DavasıHüküm, bir 
dava  mahkeme sinin hukuk sal uyuşmazlığı çözen son kararıdır. Ceza  yargılamasında, sanığın suç lu bulunması durumunda yasa nın
Kaynak: Hükümİhanet Davası, Güney Afrika 'da 1956 yılında yaşanan ve Nelson Mandela 'nın da aralarında bulunduğu 156 kişinin tutuklanmasına konu olan 
dava.
Kaynak: İhanet DavasıTürkiye'de aile mahkemeleri, aile hukukundan doğan 
dava ve işleri görmek üzere 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama
Kaynak: Türkiye'deki aile mahkemeleriDelil ya da Kanıt; bir 
dava nın, en basit olarak, mahkeme  önüne gelen bir olayın (cinayet, kiranın ödenmemesi, satılan malın bozuk çıkması
Kaynak: Delil (hukuk)Kitap yasak yayınlar arasına alınıp, toplatılması için 
dava açıldı.  Kitapta Yahudilerin AKP'nin kurulmasına yaptıkları destek iddiaları,
Kaynak: Musa'nın AKP'si