Onun için paranızın aslında
değerli olması, bir itibar kazandırmaz.
Therefore, the fact that money is valuable, does not earn a reputation.
Kaynak: haberler.comBu alanda okumuş ya da tecrübe edinmiş birçok
değerli yetenek var.
Gained a lot of valuable experience in this field or have the ability to read.
Kaynak: haber7.comBu durumu aşmanın tek yolu katma
değerli ürün üretmekten geçmektedir.
Passes only way to overcome this situation, producing value-added products.
Kaynak: e-haberajansi.comDeğerli bulduğum her resim boyutu önemli olmadan aynı değerdedir.
The same value as the size of each image without significant find valuable.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr Ek
değerli pul PTT tarafından yılda iki defa çıkarılan ve ek gelirleri Kızılay Derneği ile Çocuk Esirgeme Kurumuna verilen pullara verilen
Kaynak: Ek değerli pulÜç Hazine (Sanskrit : triratna, Pali : tiratana), değişik kaynaklarda Üç
değerli taş ya da Üç sığınak olarak da adlandırılır. Budistlerin
Kaynak: Üç HazineKüpe,
değerli madenler,
değerli taş lar veya sıradan malzemelerden yapılan, kulağa takılan takı .
Değerli malzemelerden yapılan küpeler
Kaynak: KüpeKolye,
değerli maden ler,
değerli taş lar veya sıradan malzemelerden yapılmış, boyna takılan takı . Kolyeler en basit haliyle, bir zincir
Kaynak: KolyeGümüş, elementlerin periyodik tablo sunda simgesi Ag olan, beyaz, parlak,
değerli bir metalik element. Atom numarası 47, atom ağırlığı
Kaynak: GümüşÖrneğin menkul kıymetler (
değerli evraklar) ile (örnek olarak hisse senetleri, borçlar) döviz ler, belli mallar (ör. Metaller ve diğer
Kaynak: Borsa