kâğıt is. 1. Hamur durumuna getirilmiş türlü bitkisel maddelerden yapılan, yazı yazmaya, baskı yapmaya, bir şey sarmaya yarayan kuru, ince yaprak:
Yazı kâğıdı. Duvar kâğıdı. Sigara kâğıdı. 2.
sf. Bu yapraktan yapılmış:
"Gece hafif rüzgârlarla sallanan kâğıt fenerlerin aydınlığında dans edilir." -A. Haşim. 3. Yazılı kâğıt yaprağı, pusula, tezkere:
"Belediye kâtibine bir kâğıt götürmüştü, dönerken kasabın çırağına rast geldi." -M. Ş. Esendal. 4. Yazılı sınav kâğıdı. 5. İskambil kâğıdı. 6. Belge ve doküman:
"... hâkim kararı olmadıkça ... kimsenin üstü, özel kâğıtları ve eşyası aranamaz." -Anayasa. 7. Menkul kıymetler borsasında işlem gören tahvil, hisse senedi gibi mali değeri olan senet. 8. Menkul kıymetler. 9.
hlk. Kâğıt para:
"Kalkıp cevabını veriyor; bilirse ne âlâ, beş bin kâğıdı cepledi demektir." -A. İlhan.