delişmen ne demek?
- 2 sözlük, 2 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
delişmen anlamı
sf. 1. Zıpır: "Arabacı yirmi beş yaşlarında delişmen, dili biraz kekeme bir oğlan." -M. Ş. Esendal. 2. Güçlü, hareketli, sağlam yapılı: "Çok heyecanlı, uyanık, sözünü sakınmaz, biraz da delişmen bir insan olduğu için Deli Murat derler." -R. N. Güntekin. 3. mec. Çılgın, hercai: "Gönüllerini tutuşturan delişmen duygularını donduran buz gibi bir havayla dönmüşlerdi." -M. Uyguner.
sf. 1. Zıpır: "Arabacı yirmi beş yaşlarında delişmen, dili biraz kekeme bir oğlan." -M. Ş. Esendal. 2. Güçlü, hareketli, sağlam yapılı: "Çok heyecanlı, uyanık, sözünü sakınmaz, biraz da delişmen bir insan olduğu için Deli Murat derler." -R. N. Güntekin. 3. mec. Çılgın, hercai: "Gönüllerini tutuşturan delişmen duygularını donduran buz gibi bir havayla dönmüşlerdi." -M. Uyguner.
Türkçe - İngilizce
delişmen anlamı
sıfat
1) rambunctious
2) madcap
3) wild
sıfat
1) rambunctious
2) madcap
3) wild
delişmen eş anlamlısı
çılgın
sf. 1. Aşırı davranışlarda bulunan, deli, mecnun: "Bazı anneler, çocukları olduğunda bir çılgın gibi davranırlar." -A. Kutlu. 2. Çok büyük, aşırı, olağanüstü: "Onların bu çılgın aşklarına karşı konulacak engel setlerinin hiç hükmü yoktur." -K. Tahir.
sf. 1. Aşırı davranışlarda bulunan, deli, mecnun: "Bazı anneler, çocukları olduğunda bir çılgın gibi davranırlar." -A. Kutlu. 2. Çok büyük, aşırı, olağanüstü: "Onların bu çılgın aşklarına karşı konulacak engel setlerinin hiç hükmü yoktur." -K. Tahir.
hercai
sf. (herca:i:) 1. Hiçbir şeyde kararlı olmayan veya konudan konuya geçiveren (kimse), yeltek, gelgeç. 2. Aşkta değişken, vefasız.
sf. (herca:i:) 1. Hiçbir şeyde kararlı olmayan veya konudan konuya geçiveren (kimse), yeltek, gelgeç. 2. Aşkta değişken, vefasız.
zıpır
sf. tkz. Şımarık ve delice tavırlı, hareketlerinde ölçüsüz, delişmen, zırtapoz: "Mesrure, zıpır bir oğlanla karşısına çıkmaktan çekinmiyor, herkes bana ne der diye düşünmüyor." -M. Ş. Esendal.
sf. tkz. Şımarık ve delice tavırlı, hareketlerinde ölçüsüz, delişmen, zırtapoz: "Mesrure, zıpır bir oğlanla karşısına çıkmaktan çekinmiyor, herkes bana ne der diye düşünmüyor." -M. Ş. Esendal.
"delişmen" için örnek kullanımlar
Biteviye arayış halindeydi; kabına sığmaz su idi yüreği, taşkın ve delişmen.
A state of ceaseless quest, was the heart of the water container will not fit, flood, and rambunctious.
Kaynak: haberturk.comGeronio kendine çok berbat ve delişmen bir eş verdiği için kötü kaderine sızlanır. Albazar Zaida için bir kostüm elinde olarak sahneye
Kaynak: İtalya'da Bir Türk
Kaynak: İtalya'da Bir Türk
Howard Bannister (Ryan O'Neal) ve onun gönlünü çelmeye çalışan delişmen genç kız Judy Maxwell (Barbra Streisand)'ın öyküsünü anlatmaktadır
Kaynak: Aşka Vakit Yok (film, 1972)
Kaynak: Aşka Vakit Yok (film, 1972)
Kara gözlüm, delişmen Mısırlım benim / Tek öpücük hayatımı alt üst etti / Ah, ya habibi, tek bir öpücük / Senin tatlı minik dudaklarından..
Kaynak: Misirlou
Kaynak: Misirlou
1774 yıllında Yemelyan Pugaçev «haydun sürüsüyle ve delişmen insanlarla» şehri ele geçirerek fabrikanın bütün yönetimini ( 42 kişi) idam
Kaynak: İjevsk
Kaynak: İjevsk
Bence Harry'nin yorumu, şovun ilk üç ya da dört sezonunda olduğu gibi değil biraz daha çılgın ya da delişmen olduğuna dairdir.
Kaynak: Simpsonlar
Kaynak: Simpsonlar
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
