dimdik ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
dimdik anlamı
sf. (di'mdik) 1. Çok dik. 2. Sağlıklı, zinde: "Müsteşar dimdik, sert adımlar atıyor." -P. Safa. 3. Sıkıntıları karşılayacak durumda olan, baş eğmeyen, metin. 4. zf. Çok dik bir biçimde: "Bayram vali konağının dış kapısında, ellerini yine önünde kavuşturmuş taş gibi dimdik duruyordu." -A. Kulin. 5. zf. Sağa sola sapmadan, dosdoğru: "Çevik adımlarla dimdik yürüyen, uzun boylu, yakışıklı, varlıklı bir adam." -R. H. Karay. 6. zf. Kaskatı, çok sertleşmiş olarak. 7. mec. Dikkatli, ısrarlı (bakış).
sf. (di'mdik) 1. Çok dik. 2. Sağlıklı, zinde: "Müsteşar dimdik, sert adımlar atıyor." -P. Safa. 3. Sıkıntıları karşılayacak durumda olan, baş eğmeyen, metin. 4. zf. Çok dik bir biçimde: "Bayram vali konağının dış kapısında, ellerini yine önünde kavuşturmuş taş gibi dimdik duruyordu." -A. Kulin. 5. zf. Sağa sola sapmadan, dosdoğru: "Çevik adımlarla dimdik yürüyen, uzun boylu, yakışıklı, varlıklı bir adam." -R. H. Karay. 6. zf. Kaskatı, çok sertleşmiş olarak. 7. mec. Dikkatli, ısrarlı (bakış).
Türkçe - İngilizce
dimdik anlamı
sıfat
1) bolt upright
2) erect
3) rigid
zarf
1) bolt upright
2) sheer
3) uprightly
sıfat
1) bolt upright
2) erect
3) rigid
zarf
1) bolt upright
2) sheer
3) uprightly
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
dimdik anlamı
Gaga
Gaga
Kızılçakçak *Arpaçay, *Iğdır -Kars
*Çermik -Diyarbakır
Bahışlı -Ankara
Kerkük
dimdik eş anlamlısı
metin
(I) is. 1. Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst: "Aslında kâğıda gerek yoktu çünkü bütün metni satır satır ezbere biliyordu." -E. Şafak. 2. Basılı veya el yazması parça, tekst.
(I) is. 1. Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst: "Aslında kâğıda gerek yoktu çünkü bütün metni satır satır ezbere biliyordu." -E. Şafak. 2. Basılı veya el yazması parça, tekst.
metin
(II) sf. (meti:n) Acılar karşısında dayanma gücünü yitirmeyen, sağlam, dayanıklı, metanetli: "Geçimi yolunda, maddeten ve manen metin bir ailedir." -R. H. Karay.
(II) sf. (meti:n) Acılar karşısında dayanma gücünü yitirmeyen, sağlam, dayanıklı, metanetli: "Geçimi yolunda, maddeten ve manen metin bir ailedir." -R. H. Karay.
sağlıklı
sf. 1. Sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, sıhhatli: "Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler." -T. Buğra. 2. Sağlık kurallarına uygun olan, hijyen, hijyenik. 3. Sağlığı koruyan. 4. mec. Sağlam, doğru, güvenilir, gerçek: "Kendine saygısı olan, sağlıklı bir adam başkalarına da en büyük saygıyı duyar." -Y. Kemal.
sf. 1. Sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, sıhhatli: "Birbirlerine sağlıklı, esenlikli bir kış dilediler." -T. Buğra. 2. Sağlık kurallarına uygun olan, hijyen, hijyenik. 3. Sağlığı koruyan. 4. mec. Sağlam, doğru, güvenilir, gerçek: "Kendine saygısı olan, sağlıklı bir adam başkalarına da en büyük saygıyı duyar." -Y. Kemal.
zinde
sf. Dinç, canlı, diri, sağlam: "Gerçi bıyıkları kırlaşmış ise de vücudu zinde." -M. Ş. Esendal.
sf. Dinç, canlı, diri, sağlam: "Gerçi bıyıkları kırlaşmış ise de vücudu zinde." -M. Ş. Esendal.
"dimdik" için örnek kullanımlar
Zalim, zulüm karşısında dimdik durup hakkı söylemekle mükellefiz.
Cruel, saying that the right to have a duty to stand tall in the face of persecution.
Kaynak: sabah.com.trÇünkü üstüne oturanlara rağmen hala dimdik ayakta duruyor bu hoca.
Because those who sit on top of this teacher still standing tall.
Kaynak: sabah.com.trYanlı medya kuruluşlarına ve AKP hükümetine karşı dimdik ayaktadır.
Biased media outlets and standing tall against the AKP government.
Kaynak: basakgazetesi.comAma annemi, ondaki gücü, direnci, dimdik duruşunu daha da bir önemserim.
But my mother, her strength, resistance, upright posture even more important for me.
Kaynak: blog.milliyet.com.trPenguen, Spheniscidae familyasını oluşturan, uçamayan, dimdik durabilen, perde ayaklı deniz kuşlarıdır.Güney Kutbu ,Yeni Zelanda,
Kaynak: Penguen
Kaynak: Penguen
Atlama, belirli bir yükseklikten atlayıp, havada estetik hareketler yaptıktan sonra suya dimdik girmeye dayanan spor dalı. Genellikle
Kaynak: Atlama (su sporu)
Kaynak: Atlama (su sporu)
Kulaklı orman baykuşu (Asio otus), baykuşgiller (Strigidae) familyasından büyük, dimdik duran ve gece gezen bir baykuş türü .
Kaynak: Kulaklı orman baykuşu
Kaynak: Kulaklı orman baykuşu
"gururlu bir şekilde batıya ve çok uzaklara dikilen bakışları azim dolu gözleriyle, şahlanan atın üzerinde Atatürk dimdik bir şekilde oturuyor.
Kaynak: Onur Anıtı
Kaynak: Onur Anıtı
Büyük Piramit ya da Khufu-Keops Pramidi hala zamana karşı dimdik duruyor ve yok olmamakta direniyor. Yeri; Giza'da antik Memphis kentinde,
Kaynak: Gize Piramitleri
Kaynak: Gize Piramitleri
İşte bu yüzden, mevcut tüm fotoğraflardaki insanlar dimdik bir şekilde pozlanmış olarak görülmektedirler. Oldukça pahalı bir yöntem olması
Kaynak: Dagerreyotipi
Kaynak: Dagerreyotipi
Tüysü almaşık dizilişli yaprak ları ile kalın kolayca bükülemeyen dimdik bir gövdesi vardır. Yazın açan çiçek ler beyaz renklidir.
Kaynak: Gelinpüskülü
Kaynak: Gelinpüskülü
Eski kıyı şeridi ise, en iyi bilineni Skógafoss olan birçok güzel şelale nin bulunduğu dimdik uçurumları oluşturmuştur. Güçlü rüzgârlarda
Kaynak: Eyjafjallajökull
Kaynak: Eyjafjallajökull
Anem Burun , urium Rüzgâr demektir. Anamurium antik kent i tarihe meydan okurcasına dimdik ayakta durmaktadır. İlçe Antalya -Mersin E-
Kaynak: Anamur Burnu
Kaynak: Anamur Burnu
Denizden dimdik yükselen bir yalıyar biçimindeki kıyı, çok girintili çıkıntılıdır. Adanın merkezi olan Astipalaia (Kastillo olarak da
Kaynak: Astipalaia
Kaynak: Astipalaia
Gövde yapraklı, dallı, kalın ve genellikle çiçek başları eğilmedikçe dimdik durur. 1,5 m yüksekliğindedir. Tüysü yapraklar almaşık dizili
Kaynak: Yabani enginar
Kaynak: Yabani enginar
Ardından oda içinde dimdik dikiliverdi. Ayrıca bakınız : Nart destanları Kategori:Nart destanları Kategori:Osetya mitolojisi Kategori:Türk
Kaynak: Peterez
Kaynak: Peterez
Ölüm döşeğinde dahi"falanca kişi ziyaretine geldi" dendiğinde derhal ayağa kalkıp giyindiği ve dimdik vaziyette ziyaretçisini karşıladığı
Kaynak: Hacı Garip Taner
Kaynak: Hacı Garip Taner
Şiirleri: dayan düşmanların yanında dimdik,: şaşırma. Yedin mi göze batarcasına coşma, : yenilince de yeisle evine kapanıp inleme. :
Kaynak: Arkhilokhos
Kaynak: Arkhilokhos
Sabah uyandığında, bir de ne görsün: gece yerlere secde edercesine yatan agaçlar tümcek ayakta dimdik duruyorlarmış. Islak serdiği yaşmağı
Kaynak: Aşağıboynuyoğun, Tirebolu
Kaynak: Aşağıboynuyoğun, Tirebolu
Bu şövalyeyi çok arıyoruz: Dünyaya restini çekmiş, ölümüne dek başı dimdik. 1986'da başlayan örgütlü insan hakları mücadelesinde İnsan
Kaynak: Emil Galip Sandalcı
Kaynak: Emil Galip Sandalcı
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
