diploma anlamı İt..diploma
Bir kimseye herhangi bir okulu veya öğrenim pro
Gramını başarıyla
Tamamladığını; bir dereceye veya unvan kullanmaya hak kazandığını; bir iş, sanat veya meslek dalında çalışabilme yetkisi elde ettiğini belirtmek için öğretim kurumunca düzenlenip verilen resmi belge, icazetname, şahadetname: § "
Mekâtib-i aliyye şakirdanından birisini tanırız ki diploma ahzine iki sene kalıncaya kadar sınıfın birincisiydi." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 43. § "
diploma İmtihan şehadetnamesi." -Ahmet Vefik Paşa, Lehçe-i Osmani. § "
… diplomasını alır almaz yanına dönmesini istiyordu." -
Reşat Nuri Güntekin, Eski Hastalık, 35. § "
... ortaokul sınıflarını nasıl geçip de diploma alabilmişlerdir?" -Peyami Safa, Osmanlıca Türkçe Uydurmaca, 145. § "
İyi doktor olduğunu, çok parlak diplomalar aldığını sonradan herkesten öğrendim." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri
ayarlama Enstitüsü, 99. § "
Amma da yaptın ha, diplomalı hekim yeniden mektebe mi girermiş?" -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 71. § "
O kitaplar son sınıfa kadar sahipleriyle beraber yürüyecek, orada, diploma alanların müesseseye bir yadigarı gibi kütüphaneye kalacaktı." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. IV, 30. § "
Ekmek parası, kentteki evinizden sonra deniz kıyısında da bir yazlık sahibi olmak, diploma alıp doktor çıkmak vesaire."
-Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 77. § "
Cumhuriyet diye o hükûmet şekline denir ki uyruğundaki fertlerden hatta biri dışarıda olmaksızın hepsi okuldan diploma almış ola." -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 275. §
"Üniversite diplomasından mahrum kalacakmış gibi bir kaygı duyduğunu..." -Necip Fazıl Kısakürek, Cinnet Mustatili, 102. §
"Tezini bitirip, parlak bir dereceyle diplomasını alır almaz, türkiye'ye döndüler." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 26. § "
Doktora yapacaktım, mühendis diplomasıyla yetindim, gezdim, tozdum…" -Orhan Pamuk
, Cevdet Bey ve Oğulları, 93. § "
Onun için üç batı memleketi ile otuz kitap ve iki diploma, sanatçı için yeter de artar bile." -Nurullah Ataç, Dergilerde Deneme, 93.