Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

direkt ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

direkt anlamı
sf. 1. Dolaysız, aracısız: İki devlet arasında direkt ilişki yok. 2. zf. Doğru olarak, hiçbir yerde durmadan, duraksız, doğruca: Bu otobüs direkt İstanbul'a gider. 3. zf. Doğrudan, doğrudan doğruya: Sınıfını direkt geçen öğrenci.

Türkçe - İngilizce

direkt anlamı
sıfat
1) direct
2) straight
3) through
4) nonstop
5) thru
6) thro

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

direkt anlamı Fr.directe
1. Dolaysız, aracısız:§ "Özel savaş (Çeşitli harekatın emperyalizm tarafından direkt denetimi, harekat alanında Amerikalı uzmanların müdahalesi, yerli birliklerin emperyalist hava desteğiyle pekiştirilmesi)-Attila İlhan, Batının Deli Gömleği, 28. 2. zarf  Doğru olarak, hiçbir yerde durmadan, duraksız, doğruca. 3. zarf Doğrudan, doğrudan doğruya.

direkt eş anlamlısı

dolaysız
sf. 1. Doğrudan doğruya olan, vasıtasız, bilavasıta: "Yazarın bize dolaysız biçimde betimlediği başkişi nasıl bir erkek?" -S. İleri. 2. zf. Araya herhangi bir araç girmeden: "Kadının üretime dolaysız katılması, ona ekonomik özgürlüğünü sağlamaktır." -A. İlhan.
duraksız
zf. 1. Otobüs mola vermeden, duraklarda durmadan (gitmek). 2. sf. Hareketli, oynak: "Benim için kullanılan bu duraksız sözcüğünün İstanbul Türkçesinde kullanılmadığını neden sonra öğrendim." -A. Erhat. 3. sf. Herhangi bir durağa bağlı olarak çalışmayan (taksi).

"direkt" için örnek kullanımlar

Böylece bu uçakla İstanbul'dan direkt Tahiti hariç her yere uçulabilecek.
In this way direct flight from Istanbul fly from anywhere except in Tahiti.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Birilerine niyaz ederek değil, bizi direkt görmelerini istiyoruz.
Invoked by someone, but would like to see us directly.
Kaynak: habervitrini.com
20 milyona yakın insan dolaylı ve direkt olarak tarımdan geçimini sağlıyor.
20 million people earn their living from agriculture to direct and indirect.
Kaynak: haber3.com
Parti ve destekledikleri STK'lar direkt ve dolaylı olarak dış yardım almakta.
Party and supported NGOs receiving foreign aid directly and indirectly.
Kaynak: blog.radikal.com.tr
Direkt Model Dell Bilgisayar Sektöründe Devrim Yaratan Stratejiler, bilgisayar sektöründe direkt satis modelinin mimarlarından Michael
Kaynak: Direkt Modell - Bilgisayar Sektöründe Devrim Yaratan Stratejiler
Franchising (Frençayzing), sözleşme ye dayalı, direkt bütünleşmiş bir pazarlama sistemidir. Bu sistemde nasılınıbil (know-how ) ve marka
Kaynak: Franchising
Herhangi bir kuruluma ihtiyaç duymadan CD veya usb üzerinden direkt olarak çalışır. Slax,Slackware Linux dağıtımı tabanlı bir işletim
Kaynak: Slax
Krank mili ne bağlı krank ın hareketi ile direkt dönen ve ateşleme zamanında aldığı gücü diğer zamanlarda motorun dönmesi için harcayarak
Kaynak: Volan
Human Interface Device veya HID (Türkçesi: İnsan Arayüz Cihazı), direkt olarak insanlar ile etkileşime geçen ve verileri aktarabilen bir
Kaynak: İnsan Arayüz Cihazı
Wattmetre, elektrik devresi ndeki gücü direkt olarak ölçmemizi sağlayan ölçü aletine denir. Bir elektrik devresindeki gücü ölçebilmek
Kaynak: Wattmetre
COX-2 selektif inhibitörleri yani koksibler bir çeşit Non steroidal antienflamatuar ilaçlar dır ve direkt olarak ve enflamasyon ve ağrı dan
Kaynak: Koksibler
Ancak İspanya'nın 2010 FIFA Dünya Kupası şampiyonluğu dolayısıyla zaten kupaya direkt katılım hakkı bulunduğundan ötürü İtalya finalist
Kaynak: 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası Finali
Gelecek yıl (2012-13) Bölgesel amatör ligte direkt olarak oynamaya hak kazananlar. | Play-Out maçları sonucunda kendi ilinin Amatör
Kaynak: 2011-12 Bölgesel Amatör Lig
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.