Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

doğruca ne demek?

 - 3 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

doğruca anlamı
sf. 1. Doğruya yakın. 2. zf. (do'ğruca) Hiçbir yöne sapmadan, dolaylı olmayarak, dolaşmayarak: "Belki doğruca Ankara'ya dönersin, değil mi?" -E. İ. Benice.

Türkçe - İngilizce

doğruca anlamı
zarf
1) straight
2) directly
3) through
4) thro
5) soundly
6) right ahead
7) smack
8) thru

Yerleşim Birimleri Sözlüğü

Doğruca anlamı
Balıkesir ili, Bandırma ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Doğruca anlamı
Siirt ili, Özpınar bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

"doğruca" için örnek kullanımlar

Her zaman olduğu gibi erken kalkan BEY doğruca atının yanına gitti.
As always, the early bird went to his horse straight to BEY.
Kaynak: takvim.com.tr
ATV'den cennet vizesi alamayan Benedik doğruca emekliler kahvesinin yolunu tutuyor.
Benedict can not get a visa straight path to heaven ATVs pensioners holding coffee.
Kaynak: yenimesaj.com.tr
Ziya bey, Hadi'nin oturduğu koltuğa yöneldi. Doğruca.
Ziya Bey, Hadi turned the chair seat. Straight.
Kaynak: kadinhaberleri.com
Aynı anda 4. Ordu da batıdan doğruca Moskova üzerine ilerleyecekti. Kod adı Wotan Harekâtı olan ayrık bir operasyon, Alman genel
Kaynak: Moskova Muharebesi
Verkhoyansk sırası ırmağı kuzeybatıya doğru saptırır, Lena en önemli sol kolu Viljuj Nehri ile birleştikten sonra yolunu doğruca Kuzey Buz
Kaynak: Lena Nehri
başarısızlığın ardından Alman lider Adolf Hitler Balkanlar 'ı kontrol altına alabilmek için ordusunu doğruca Yunanistan'a yönlendirmiştir.
Kaynak: II. Dünya Savaşı'nda Yunanistan
Şarkı İspanya adına yarıştığı için yarı finalde yarışmadan, doğruca finale geçmiştir. Şarkı, yarışmayı 18 puanla 21. sırada tamamlamıştır
Kaynak: Un Blodymary
Ca' d'Oro'nun giriş zemininde bulunan sütünlu kısım ile kanaldan doğruca giriş salonuna (portego de mezo) geçilir. Bu sıra sütünlar
Kaynak: Ca' d'Oro
Bunun üzerine silahlarını kuşanan Mihrali, evden çıkarak doğruca mazarlığa gider. Mezarlık rus askerleri tarafından korunmakta olduğundan
Kaynak: Mihrali Bey
Aldo doğruca Irma'nın yaşadığı eve gider, pencereden içeriye baktığında Irma'yı küçük bir bebekle uğraşırken görür. Büyük bir umutsuzluğa
Kaynak: Çığlık (film, 1957)
Bana 'Git uyu' diyeceklerdi, doğruca gidip uyuyacaktım. | Bu zorlu çekimler beklenmedik bir hasılat getirdi. Dizi yayınlandığında Çin de
Kaynak: Zhao Wei
Böylece sıcak havanın silahın doğruca içine ve hatta namlu ağzının içine (chamber) kadar atılmasının yarattığı sorunlardan kurtulunmuş
Kaynak: Beretta ARX 160
Santralden doğruca Tomioka Hattı 'na (富岡線) gider. Oradaki trafolardan Shin-Fukushima - Yeni Fukushima 'ya (新福島) ulaşır. 2011 depremi ve
Kaynak: Fukuşima II Nükleer Santrali
Tetikçilerin amacı otomobille sınırı geçerek Parker'ı Fransa'ya götürüp, doğruca Paris'te kendisini bekleyen eski 'iş arkadaşları'na teslim
Kaynak: The Hit (film, 1984)
Panik olan Marshall doğruca fırlar ama pantolonunu çekmeyi unutmuştur ve Lily'nin anasınıfı öğrencilerine rezil olur. Çocuklar ona "Komik
Kaynak: Game Night
ve diş etleri arasından doğruca kana karışır Kan damarları mideden ve bağırsaklardan aldıkları alkol ve besinleri doğrudan karaciğer e taşır.
Kaynak: Sarhoşluk

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.