eğleşme anlamı is. Eğleşmek, oyalanmak işi, tevakkuf: "Kamyonlar çekildikten sonra çatılarla eğleşmeye gelen kuşlar bulutların Altından topluca aşağı süzüldü." -L. Tekin.
eğleşme eş anlamlısı
eğleşmek (nsz) 1. Oyalanmak, eğlenmek, tevakkuf etmek: "Hadi boş yere eğleşme. Git eşeğini ara." -M. Ş. Esendal. 2. Bir yerde oturmak, yaşamak, ikamet etmek.
tevakkuf is. esk. 1. Durma, duraklama, eğleşme. 2. Bağlı olma, ilgili olma.