Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

endişe ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

endişe anlamı
is. 1. Düşünce. 2. Tasa, kaygı: "Bir kayıkta boş kalan son yere atlayıp Galata'ya geçerken kafası hem umut hem de endişeyle doluydu." -İ. O. Anar. 3. Kuşku. 4. Korku.

Türkçe - İngilizce

endişe anlamı
isim
1) concern
2) anxiety
3) worry
4) fears
5) fear
6) apprehension
7) care
8) doubt
9) preoccupation
10) fret
11) qualm
12) stew
13) disquiet
14) solicitude
15) uneasiness
16) suspense
17) inquietude
18) Angst
19) agitation
20) perturbation
21) scruple
22) disturbance
23) disquietude

endişe eş anlamlısı

düşünce
is. 1. Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, mülahaza, ide, idea: "Anlaşmazlıklarda aracılığına, zor durumlarda düşüncesine başvurulur." -T. Buğra. 2. Dış dünyanın insan zihnine yansıması. 3. Niyet, tasarı. 4. mec. Tasa, kaygı, sıkıntı: Sınıfta kalma düşüncesi uykumu kaçırdı. 5. fel. İlke, yönetici sav.
kaygı
is. Üzüntü, endişe duyulan düşünce, tasa: "Korku ve kaygıyla vücudunu dinledi." -A. İlhan.
korku
is. 1. Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü: "Yarı çocuk kalbimde korku, kapıya yaklaştıkça büyüyor." -Y. Z. Ortaç. 2. Kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara: Yollarda korku kalmadı. 3. ruh b. Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, kalp, solunum hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.
kuşku
is. 1. Bir olguyla ilgili gerçeğin ne olduğunu kestirememekten doğan kararsızlık, kuruntu, işkil, şüphe, acaba: "Bütün bunlar hatırlanınca onun zaten bilinen ve kabul edilen samimiyeti kuşku konusu yapılmazdı." -T. Buğra. 2. ruh b. Başkalarının iyi niyet ve amaçlarını kötüye yorarak işkillenme duygusu.
tasa
is. 1. Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam: "Gazeteleriniz sürüm tasasına kapıldılar mı hemen İstanbul'un nabzını tutarlar." -F. R. Atay. 2. ruh b. Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu.

"endişe" için örnek kullanımlar

önceki haber · sonraki haber · Kalkavan hakkında endişe taşımıyoruz.
previous article next article · · Kalkavan do not carry worry about.
Kaynak: fotomac.com.tr
Dipkarpaz'daki Altın Kum'un bakir doğasını bozacağından endişe duyuyor.
Dipkarpaz'daki Gold Kum would spoil the pristine nature is concerned.
Kaynak: kibrispostasi.com
Bütün bunlardan büyük endişe duyduğumuzu bilmenizi istiyoruz.
We want you to know that all these great concern.
Kaynak: t24.com.tr
Anksiyete veya endişe, canlılarca deneyimlenen kaygı, korku, gerilim, sıkıntı halidir. Canlıların dış ortama uyum çabasında koruyucu bir
Kaynak: Anksiyete
Asgari endişe (LC) IUCN kırmızı listesinde nesli tehlikede olmayan türleri içine alan bir kategoridir. çoğunluğu asgari endişe altında
Kaynak: Asgari endişe altındaki türler
Paranoya, aşırı endişe veya korkuyla karakterize edilen, sıkça mantıksız kuruntularla bilinen bir rahatsızlıktır. Kelime Yunanca 'da, "
Kaynak: Paranoya
Yaygın anksiyete bozukluğu (İngilizce : Generalized Anxiety Disorder veya GAD) bir endişe (anksiyete ) bozukluğudur. dolayı endişe
Kaynak: Yaygın anksiyete bozukluğu
Kaygı-endişe giderici (anksiyolitik) olarak ve panik bozukluklarında kullanılan benzodiazepin türevidir. Myasthenia gravis, akut dar
Kaynak: Alprazolam
Duygusal açıdan kırılgan olanlara güç verir ve düzenleyici olarak depresyon, endişe, histeri ve ruhsal yorgunluk tedavisinde kullanılır.
Kaynak: Aromaterapi
Birleşmiş Milletler - Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay , olaylarda can kaybı olmasından endişe duyduğunu
Kaynak: Temmuz 2009 Urumçi başkaldırıları
ciddi tehlikeye yol açan ve bölge üzerinde olağanüstü infiale müsait bir ortam yarattığından Birleşmiş Milletler ciddi bir endişe duymaktadır..
Kaynak: Kıbrıs Harekâtı
'nden hemen sonra, bu girişiminde amacına ulaşması engellenen Korint 'in kendisine karşı bir misillemede bulunacağından endişe duymaktaydı.
Kaynak: Potidea Ayaklanması
bozukluk olmak üzere birçok psikiyatri k bozuklukta ve bazı fiziksel hastalıklarda görülen yoğun korku, kaygı, yoğun endişe karışımı bir nöbettir.
Kaynak: Panik atak
Aynı şekilde Adolf Hitler de bir Batı-Sovyet yakınlaşmasından endişe ediyordu. Bütün bu gelişmeler sebebiyle 20 Ağustos 'ta Hitler,
Kaynak: Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı
NATO : NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen yaptığı yazılı açıklama ile, "Bu olaydaki can kayıplarından derin endişe duyduğunu"
Kaynak: Gazze filosu saldırısına uluslararası tepkiler
yüzyılın sonlarında hızlı torpido teknelerinin kullanılmaya başlanması dönemin donanmaları için ciddi bir endişe kaynağı oldu.
Kaynak: Torpido bot
Kwon hamileliğiyle ilgili endişe duymaktadır. Juliet ultrason cihazıyla ne zaman hamile kaldığını tespit etmek üzere onu daha önce
Kaynak: D.O.C. (Lost)
Japonya'nın nükleer güvenlik komisyonundan Ryohei Şiomi, yetkililerin bir erime olasılığından endişe ettiklerini belirtti. TEPCO tarafından
Kaynak: Fukuşima I Nükleer Santrali
İç savaş çıkmasından endişe eden Elçibey görevinden ayrılmıştır. Cumhurbaşkanı koltuğuna Haydar Aliyev gelmiş ve Süret Hüseynov 'u
Kaynak: Suret Hüseynov

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.