Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

altüst ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

altüst anlamı
sf. (a'ltüst) Çok karışık ve dağınık.

Türkçe - İngilizce

altüst anlamı
zarf
1) upside down
2) topsyturvy
sıfat
1) topsyturvy

"altüst" için örnek kullanımlar

Hakan Balta'nın son maçtaki performansı hesapları altüst edebilir.

Hakan Balta accounts can mess up the last match performance.

Kaynak: haber.stargazete.com

Ancak habersiz gelen annesi, Elif'in tüm düzenini altüst edecektir.

However, unaware that his mother, Elif will upset the entire layout.

Kaynak: haber.mynet.com

Akgün'ün yaşamını altüst eden gelişme ise 2008 ortalarında yaşandı.

Akgun life is turned upside down in mid-2008 that the development took place.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Görüşmenin odağında, savaşın altüst ettiği Suriye'nin geleceği olacak.

The focus of the interview, upset that the war will be the future of Syria.

Kaynak: amerikaninsesi.com

Descartes, 1628'den itibaren, 15 yıl süren geziler, savaşlar ve serüvenlerden sonra yerleştiği Hollanda 'da, batı düşüncesini altüst eden
Kaynak: René Descartes

Gişeyi altüst eden the Extra-Terrestrial 'daki küçük rolü filmin son kurgusunda silinmiştir. 1997 yılında Empire sinema dergisinin
Kaynak: Harrison Ford

Birçok yerleşim yeri gibi burası da altüst oldu. Eyyubi ler, Moğol şokunu atlattıktan sonra 14. yüzyıl başlarından itibaren Hasankeyf'i
Kaynak: Hasankeyf

Bir cinayet araştırması sırasında hayatları altüst olan üç polisin hikâyesini anlatan filmin çekimlerine Nisan ayında başlanmış ve 3 Aralık
Kaynak: Av Mevsimi

menkul kıymetler piyasasının çökmesinden sonra da ekonomiyi altüst edecek kadar güçlenmiş olan vurguncuların kalesi olarak görülmeye başladı.
Kaynak: Wall Street

Ağlatı gibi insanı öteden beri ilgilendiren sorunları, insanlığı altüst eden duygu ları ele alır, ancak bunu yaparken son derece yalın,
Kaynak: Melodram

yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmış, özellikle ülkenin orta ve güney kesimlerinde toplumsal ve ekonomik düzen büyük ölçüde altüst olmuştur.
Kaynak: Karışıklık Dönemi

II. Dünya Savaşı sırasında sinagog Almanlar tarafından altüst edilip yıkıma uğradı. Sanat eserleri ve Yahudi kalıntılar yağmalandı.
Kaynak: Eski Sinagog (Kraków)

Mısır'dan Çıkış mitlerine esin kaynağı oluşturmuş, yakındoğu başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde siyasi ve sosyal dengeleri altüst etmiştir.
Kaynak: Marduk (efsanevi gezegen)

Üst üste bindirilmiş birbirinden kopuk görüntülerle, yer ve zaman denklemini altüst etmeyi amaçlayan filme Sad Eyed Lemur's müzikleri
Kaynak: Kerem Topuz

sayfalık bu romanda "Önal", anne baskısı altında kalan bir adamın yakaladığı aşkı, elinden kaçırdıktan sonraki altüst olan hayatını anlatıyor.
Kaynak: Aslında Hüzündü Hepsinin Yaşadığı

Bu gibi altüst oluşların incelenmesinde, daima, iktisadi üretim koşullarının maddi altüst oluşu ile —ki, bu, bilimsel bakımdan kesin
Kaynak: Üretim biçimi

Toplumun siyasi/ ideolojik dengeleri altüst edilmiştir. Moralsiz militanlar savaş yorgunluğu ve yönetimsel boşluklardan dolayı geri
Kaynak: Stalin'i Anlamak

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)