hızlı ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
hızlı anlamı
sf. 1. Çabuk, seri, süratli: "Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi" -A. Kutlu. 2. zf. Güç kullanarak, şiddetle: Hızlı vurmak. 3. zf. Çabuk çabuk: "Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi." -İ. O. Anar. 4. mec. Uçarı, çapkın, hovarda: "Doludizgin, bir bekârlığın Tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum." -H. Taner.
sf. 1. Çabuk, seri, süratli: "Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi" -A. Kutlu. 2. zf. Güç kullanarak, şiddetle: Hızlı vurmak. 3. zf. Çabuk çabuk: "Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi." -İ. O. Anar. 4. mec. Uçarı, çapkın, hovarda: "Doludizgin, bir bekârlığın Tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum." -H. Taner.
Kişi Adları Sözlüğü
Hızlı anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
Çabuk, süratli.
Cinsiyet: Erkek
Çabuk, süratli.
Türkçe - İngilizce
hızlı anlamı
sıfat
1) fast
2) quick
3) rapid
4) speedy
5) swift
6) express
7) expeditious
8) ready
9) fleet
10) snappy
11) impetuous
12) hasty
13) zippy
14) frequent
15) precipitous
16) crashing
17) presto
18) winged
19) rakish
20) nippy
21) fastmoving
22) light-footed
23) quick-action
24) high-speed
zarf
1) fast
sıfat
1) fast
2) quick
3) rapid
4) speedy
5) swift
6) express
7) expeditious
8) ready
9) fleet
10) snappy
11) impetuous
12) hasty
13) zippy
14) frequent
15) precipitous
16) crashing
17) presto
18) winged
19) rakish
20) nippy
21) fastmoving
22) light-footed
23) quick-action
24) high-speed
zarf
1) fast
hızlı eş anlamlısı
çabuk
sf. 1. Aceleci: "Yüreği ağzında, atabildiği kadar çabuk adımlarla o tarafa seğirtti ve çocuğun ardından koridora girdi." -E. Şafak. 2. zf. Alışılandan veya gösterilenden daha kısa bir zamanda, tez, yavaş karşıtı: "Yazıma çabuk cevap geldi." -A. Gündüz. 3. ünl. "Acele et, oyalanma" anlamlarında bir seslenme sözü.
sf. 1. Aceleci: "Yüreği ağzında, atabildiği kadar çabuk adımlarla o tarafa seğirtti ve çocuğun ardından koridora girdi." -E. Şafak. 2. zf. Alışılandan veya gösterilenden daha kısa bir zamanda, tez, yavaş karşıtı: "Yazıma çabuk cevap geldi." -A. Gündüz. 3. ünl. "Acele et, oyalanma" anlamlarında bir seslenme sözü.
çapkın
sf. 1. Geçici aşklar ve ilişikler peşinde koşan (kimse), hovarda: "Sen onun karşısına çapkın bir adam gibi çıktın." -P. Safa. 2. Cinsellik hatırlatan: "Bunlar, herhangi bir caz havasına uyar gibi omuz, gerdan kırar, kalça sallar ve mantolarını çapkın bir eda ile şöylece omuzlarının üstüne atıverirler." -H. E. Adıvar. 3. Haylaz: "İyidir, hoştur ... ille velakin birazcık delişmendir, birazcık çapkındır." -O. C. Kaygılı. 4. ünl. Okşayıcı bir seslenme sözü: "Kostüm yeni, potinler yeni, gömlek yeni ... güveyi mi giriyorsun çapkın!" -P. Safa.
sf. 1. Geçici aşklar ve ilişikler peşinde koşan (kimse), hovarda: "Sen onun karşısına çapkın bir adam gibi çıktın." -P. Safa. 2. Cinsellik hatırlatan: "Bunlar, herhangi bir caz havasına uyar gibi omuz, gerdan kırar, kalça sallar ve mantolarını çapkın bir eda ile şöylece omuzlarının üstüne atıverirler." -H. E. Adıvar. 3. Haylaz: "İyidir, hoştur ... ille velakin birazcık delişmendir, birazcık çapkındır." -O. C. Kaygılı. 4. ünl. Okşayıcı bir seslenme sözü: "Kostüm yeni, potinler yeni, gömlek yeni ... güveyi mi giriyorsun çapkın!" -P. Safa.
hovarda
sf. 1. Zevki için para harcamaktan kaçınmayan (kimse). 2. Çapkın. 3. is. Hayat kadınının parasını yiyen erkek.
sf. 1. Zevki için para harcamaktan kaçınmayan (kimse). 2. Çapkın. 3. is. Hayat kadınının parasını yiyen erkek.
seri
(I) is. 1. Herhangi bir bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, dizi: "Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir." -S. F. Abasıyanık. 2. Bir fabrika veya atölyenin uzun bir süre aynı iş üzerinde çalıştığı üretim tipi: Fabrika seri imalata başlayınca fiyatlar düştü.
(I) is. 1. Herhangi bir bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, dizi: "Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir." -S. F. Abasıyanık. 2. Bir fabrika veya atölyenin uzun bir süre aynı iş üzerinde çalıştığı üretim tipi: Fabrika seri imalata başlayınca fiyatlar düştü.
seri
(II) sf. (seri:) Hızlı: "Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti." -R. N. Güntekin.
(II) sf. (seri:) Hızlı: "Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti." -R. N. Güntekin.
süratli
sf. Çabuk hareketlenen, çabuk giden, çabuk işleyen, hızlı.
sf. Çabuk hareketlenen, çabuk giden, çabuk işleyen, hızlı.
uçarı
sf. 1. Ele avuca sığmaz (kimse): "Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum." -Y. K. Beyatlı. 2. Kendini çeşitli eğlencelere vermiş (kimse), sefih: "Yazar dediğin biraz uçarı, serseri mizaç olmalı değil midir?" -H. Taner.
sf. 1. Ele avuca sığmaz (kimse): "Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum." -Y. K. Beyatlı. 2. Kendini çeşitli eğlencelere vermiş (kimse), sefih: "Yazar dediğin biraz uçarı, serseri mizaç olmalı değil midir?" -H. Taner.
"hızlı" için örnek kullanımlar
Normal hücreler etkilenmediği için tedavi daha hızlı sonuç verecek.
Normal cells are not affected by treatment will give faster results.
Kaynak: haber3.comKarşılaşmanın ilk yarısına hızlı başlayan konuk ekip Arsenal oldu.
Guest team had a fast start in the first half of the match Arsenal.
Kaynak: trtspor.com.trTopçular bu hızlı başlangıcın meyvesini de erken bir golle aldı.
Goals Gunners took an early fruit of this quick start.
Kaynak: habervitrini.comsıraya gerilemesinde Samsung'un hızlı yükselişinin payı büyük.
A large share of the decline Samsung's rapid rise in the queue.
Kaynak: chip.com.trHızlı tren, normal trenlere göre daha hızlı yolculuk etme olanağı sağlayan bir demiryolu aracıdır. İşletmesinin adı Yüksek Hızlı Tren (YHT) dir.
Kaynak: Hızlı tren
Kaynak: Hızlı tren
Yüksek Hızlı Tren (YHT), Türkiye 'nin ilk hızlı tren idir. YHT'nin seferlerine başlaması ile birlikte Türkiye bu teknolojiyi kullanan
Kaynak: Yüksek Hızlı Tren
Kaynak: Yüksek Hızlı Tren
Motor sporlarında en hızlı tur, bir yarış sırasında en kısa sürede koşulan tura verilen ad. A1 Grand Prix ve GP2 serisi gibi yarış
Kaynak: En hızlı tur
Kaynak: En hızlı tur
Hızlı göz hareketi (R apid e ye m ovement; REM) (HGH), uyku nun rüya görülen kısmıdır. Adını, bu esnada göz lerin hızlı hızlı hareket
Kaynak: Hızlı göz hareketi
Kaynak: Hızlı göz hareketi
Hızlı Gonzales ya da orijinal adıyla Speedy Gonzales, Looney Tunes 'da yer alan hayali bir fare dir. Çok hızlı olduğundan dolayı kedi ler
Kaynak: Hızlı Gonzales
Kaynak: Hızlı Gonzales
Bursa hızlı tren hattı, tamamlandığında yapımı devam eden Ankara-İstanbul hızlı tren hattı ile entegre olacak Yüksek Hızlı Tren hattı.
Kaynak: Bursa hızlı tren hattı
Kaynak: Bursa hızlı tren hattı
Ankara-Konya hızlı tren hattı, Ankara-İstanbul hızlı tren hattı ndan Polatlı 'da ayrılarak Konya 'ya uzanan çift hatlı, elektrikli, sinyalli
Kaynak: Ankara-Konya hızlı tren hattı
Kaynak: Ankara-Konya hızlı tren hattı
Ankara-İstanbul hızlı tren hattı, Ankara ile İstanbul arasında yapılması devam eden ve Ankara -Eskişehir etabının tamamlandığı Yüksek
Kaynak: Ankara-İstanbul hızlı tren hattı
Kaynak: Ankara-İstanbul hızlı tren hattı
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
