Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

hudut ne demek?

 - 3 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

hudut, -du anlamı
is. (hudu:du) 1. Sınır: "Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben." -F. N. Çamlıbel. 2. mec. Uç, son.

Türkçe - İngilizce

hudut anlamı
isim
1) border
2) frontier
3) boundary
4) limits
5) boundaries
6) march
7) purlieu

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

hudut anlamı
(< Ar. hudûd) hudut, sınır
hudut anlamı
< Ar. hudûd: hudut. || hüdut || hüdüt || hüdüdüsi: hududu

hudut eş anlamlısı

sınır
is. 1. İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut. 2. Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi. 3. Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç: Bataklığın sınırı. Ormanın sınırı. 4. Bir şeyin nicelik bakımından inebileceği veya çıkabileceği en alt ve en üst sınır, limit. 5. mat. Değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük, limit. 6. mec. Uç, son.
son
sf. 1. Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı: "Gündüzün son ışıklarıyla beraber sanki odadan eşya da çekiliyordu." -P. Safa. 2. En arkada bulunan: Son vagon. 3. Artık ondan ötesi veya başkası olmayan: "Son atlıkarıncayı Kadırga meydanında birkaç yıl evvel görmüştüm." -H. A. Yücel. 4. is. Uç, sınır. 5. Olanca: "Son kuvvetiyle: Ya Ali! diye bağırdı." -M. Ş. Esendal. 6. is. Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet: Kışın sonu. Bu yolun sonu. 7. is. mec. Ölüm. 8. is. anat. Döl eşi.

is. 1. Genellikle uzun bir nesnenin incelerek biten son ve sivri noktası: "Bu resmin iki gözü bir makasın ucu ile oyulmuştu." -A. Gündüz. 2. Bir şeyin baş veya son noktası. 3. Bir şeyin kenarı: "Kırk kişilik bir masanın bir ucunda, üç kişiyiz." -R. H. Karay. 4. Dış kenar, periferi. 5. Bir uzaklığın son noktası: "İstikbal bu yolun ucundan bir güneş gibi doğuyor." -F. R. Atay. 6. Bir şeyin başı, tepesi. 7. sf. Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, ekstrem. 8. tar. Türk devletlerinde genellikle sınır boylarındaki eyalet ve sancak.

"hudut" için örnek kullanımlar

Makedonya bölgesinde Kılkış vilayetine bağlı Doyran gölü kenarında yerleşim yeridir. Makedonya Cumhuriyeti 'ne hudut kapısı bulunmaktadır.
Kaynak: Doirani
İlçe arazisi genelde düz olmakla birlikte Balkan (hudut) kesimleri engebelidir. Tepelerin üst kısımlarında aşınma ile oluşmuş sivri dişli
Kaynak: Lalapaşa
Küçük Kaynarca (1774), Aynalıkavak (1779), Ticaret (1783 ) ve 1784 'te Kırım ile Taman'ın ilhakıyla Kuban Irmağı 'nın hudut tayini
Kaynak: Yaş Antlaşması
Göllüce ve Karabayır Yemişen köyü toprakları ile hudut. Kale, zaptedilmesi zor, savunmaya yönelik yer. Kapı gibi, geniş yüksek duvarların
Kaynak: Köseler, Gümüşhacıköy
Elezhan (Arnavutça : Hani i Elezit; Sırpça : Đeneral Janković / Ђенерал Јанковић; Türkçe : eski İlyashan). Kosova -Makedonya kara hudut
Kaynak: Elezhan
Dönüşte Babıali Tercüme Odasına girmiş, 1860 yılında bir hudut meselesi için Hersek'e gitmiş, aynı sene Ticaret Mahkemesi İkinci Reisi
Kaynak: Mehmed Tahir Münif Paşa
başlangıçta Bizans İmparatorluğu 'nun hudut kale beylerinden olup Bilecik vilayetinin doğusunda ve İnhisar nahiyesi ile Mihalgazi
Kaynak: Köse Mihal

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.