pratik is. 1. Bir şeyi yapma yöntemi veya biçimi, teamül. 2. Bir sanat ve bilim dalının ilkelerinin, kurallarının uygulanışı, kılgı, uygulama, tatbik, ameliye. 3.
sf. Uygulamalı. 4.
sf. Kolaylıkla uygulanabilir, kullanışlı:
"Çok görmüş halk adamlarına mahsus pratik bir zekâsı vardı." -R. N. Güntekin. 5.
sf. mec. Sorunlara kolay ve hızlı çözüm bulan.
uygulama is. 1. Uygulamak işi, tatbikat, tatbik, pratik:
"Yaptığımızın keyfî bir uygulama olduğunun farkında ama bir şey de söyleyemiyor." -A. Ümit. 2. Kuramsal bir bilgiyi, ilkeyi, düşünceyi herhangi bir alanda hayata tatbik etme, tatbik:
"Bir çeşit uygulama oluyordu yazdıkları." -N. Cumalı. 3.
huk. Yürütüm.