Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

pratik ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

pratik, -ği anlamı
is. 1. Bir şeyi yapma yöntemi veya biçimi, teamül. 2. Bir sanat ve bilim dalının ilkelerinin, kurallarının uygulanışı, kılgı, uygulama, tatbik, ameliye. 3. sf. Uygulamalı. 4. sf. Kolaylıkla uygulanabilir, kullanışlı: "Çok görmüş halk adamlarına mahsus pratik bir zekâsı vardı." -R. N. Güntekin. 5. sf. mec. Sorunlara kolay ve hızlı çözüm bulan.

Türkçe - İngilizce

pratik anlamı
sıfat
1) practical
2) handy
3) convenient
4) applied
5) businesslike
6) rough-and-ready
isim
1) practice
2) praxis
3) experience

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

pratik anlamı Fr.pratique
1.Teoriye dayanmayan, davranış ve uygulama ile ilgili olan, kılgılı, uygulamalı, tatbikî, amelî:§ "Ben pratik bir adamım." -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 97. § "Sözde en sol oldukları vakit pratikte en sağa yanaşmıştırlar." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 218. § "Pratik hayatta zaten bir çocuk gibi beceriksiz olan Şi'r-i Kamer şairi, her insanı her yanı kendine yabancı bir şekilde… gibiydi." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 81. § "Her pratik şey hakkında söylemek alışkanlığında olduğumuz bidat kelimesi…" -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 291. § "… Pratik Türkçe öğrenme sözlüğünden birkaç cümle çalıştı, …" -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 18. § "Görüyorsunuz ki arkadaşımız çok pratik bir insan" dedi." -Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları, 278. 2. Kolaylıkla uygulanabilir, kullanışlı:§ "Bir kısım talebe dokuz taş oyununu en pratik vakit geçirme çaresi diye kabul etmişlerdi." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler, 47. § "Böyle pratik becerilerimin olmadığını , içim yanarak algılıyorum." -Adalet Ağaoğlu, Göç Temizliği, 232. § "Bu bağıntıların pratik sonuçları şunlardır." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 101. § "Pratik ve dışa dönük bir zekânın daralttığı muzip derinliksiz, kıvrak mavi gözler." -Peyami Safa, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, 68. § "… esnafa pratik ve parlak reklam düşünceleri dağıtır, yoksullara kimsesizlere yardım toplamak için kapı kapı dolaşırdı." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 77. § "Bu mefhumu hayata geçirecek olan haberleşme araçlarını, sürekli, doğrudan ve mahrem alışverişleri de pratik olarak düzenlemek lazım; Dergiler, çeviriler, dünya edebiyatını tanıtacak eserler." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 44. § "Eğitimin gerçek amacı bilgiler toplanması ve bu bilgilerin pratik kullanılması değildir, fakat daha çok bir değerler duygusuna sahip olma ve onun içgüdüsel kullanılmasıdır." -Nurullah Ataç, Dergilerde Deneme, 228. § "Bütün mesele Türkan'ın, biraz pratik olmasındaydı." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 163. 3. Bir şeyi yapma yöntemi veya biçimi, teamül. 4. Bir sanat ve bilim dalının ilkelerinin, kurallarının uygulanışı, kılgı, uygulama, tatbik, ameliye: § "Pratik gayet mühimdir." -Reşat Nuri Güntekin, Damga, 37.

pratik eş anlamlısı

ameliye
is. esk. Kılgı: "Şimdi yavaş yavaş kendimize geliyoruz ama bir damak kaldırma ameliyesine muhtacız hâlâ." -N. F. Kısakürek.
kılgı
is. fel. Bir sanat ve bilim dalının ilkelerini düşünce alanından uygulama alanına geçirip gerçekleştirme işi, uygulama, tatbik, ameliye, pratik.
kullanışlı
sf. Rahatça kullanılabilen, ergonomik: "Belki mahallenin en büyük evi değildi ama en kullanışlı, en sevimlisi idi." -S. F. Abasıyanık.
tatbik
is. (tatbi:ki) Uygulama, pratik.
teamül
is. (tea:mül) 1. Bir yerde öteden beri olagelen davranış. 2. kim. esk. Tepkime. 3. esk. İş, davranış.
uygulama
is. 1. Uygulamak işi, tatbikat, tatbik, pratik: "Yaptığımızın keyfî bir uygulama olduğunun farkında ama bir şey de söyleyemiyor." -A. Ümit. 2. Kuramsal bir bilgiyi, ilkeyi, düşünceyi herhangi bir alanda hayata tatbik etme, tatbik: "Bir çeşit uygulama oluyordu yazdıkları." -N. Cumalı. 3. huk. Yürütüm.
uygulamalı
sf. Yalnız düşünce alanında kalmayıp işe dönüşen, kılgılı, tatbikî, pratik, amelî, kuramsal karşıtı.

"pratik" için örnek kullanımlar

Yani daha basitleş, daha pratik ve daha bilimsel bir yapı oluşturacağız.
So a more simplified, more practical and more scholarly create a structure.
Kaynak: sabah.com.tr
Çünkü HGS daha pratik, temini daha kolay, maliyeti daha düşük.
Because the HGS more practical, easier to supply, the cost is lower.
Kaynak: yenialanya.com
İşlevselliği ve pratik kullanım özellikleri ile çok amaçlı araçların.
Features, functionality, and multi-purpose vehicles used in practice.
Kaynak: ensonhaber.com
sınıflarda öğrenci pratik dönemine başlıyor ve hastayla karşılaşıyor.
From the period of the student and the patient is having practical classes.
Kaynak: gundem.milliyet.com.tr
Bilgisayar bilimi bilgi ve hesaplama nın kuramsal temellerini ve bunların bilgisayar sistemlerinde uygulanabilmeleri sağlayan pratik
Kaynak: Bilgisayar bilimi
Hem teorik hem de pratik açıdan yaptığı çalışmalarla bilimsel rönesans ta büyük rol oynamış bir İngiliz bilim adamıdır. Robert Hooke, bilim
Kaynak: Robert Hooke
Bilim ve teknoloji tarihi, Teknoloji , bilimin, pratik yaşam gereksinimlerinin karşılanmasına ya da insanın çevresini denetleme,
Kaynak: Bilim tarihi
(Bulletin Board, Türkçede Mesaj Panosu anlamına gelse de, pratik bilgisayar Türkçesinde Forum olarak bilinir) Pratik olarak forum , blog
Kaynak: BBCode
Burda, şu an itibariyle 89 üzerinde ülkede 16 farklı dilde yayınlanan kadın giyimi üzerine pratik modelistlik kesim ve dikim şablonları
Kaynak: Burda (dergi)
Rüzgâr gülü, rüzgâr ın yönünü pratik olarak belirlemeye yarayan basit araç. İşlevsel olmanın yanı sıra süs olarak da kullanılır.
Kaynak: Rüzgâr gülü
nükleer fizik ve radyasyon un madde ile etkileşimi ilkelerine dayalı olarak atom un çekirdeği üzerine pratik uygulamalar yapan bir bilim dalıdır.
Kaynak: Nükleer enerji mühendisliği
Google Reader, RSS beslemelerini pratik bir şekilde takip edebilmek için Google tarafından oluşturulmuş web tabanlı bir uygulamadır.
Kaynak: Google Reader
Tıp etiği, tıbbın ve sağlık alanındaki bilimsel ve pratik çalışmaların etik yönden değerlendirilmesi ve ahlak i ikilemlere bir çözüm
Kaynak: Tıp etiği
İstatistik bilimi içinde küp problemi (İngilizce urn problem ) bir idealize edilmiş düşünce denemesi olup pratik hayatta ilgilenilen
Kaynak: Küp problemi
Zihni Sinir, karikatürist İrfan Sayar tarafından 1977 yılında Gırgır dergisinde dünyaya gelen pratik zekâlı , meraklı ve mizahi bir bilim
Kaynak: Zihni Sinir
Su altı akustiği, temel olarak su içerisinde ses dalgasının doğrusal ve doğrusal olmayan yayılmasını inceler ve buna dayalı pratik
Kaynak: Su altı akustiği
Kusari Gama :Özellikle Ninja ların kullandığı son derece pratik ancak dövüşmesi bir hayli zor bir silahtır. basit düşünülürse bir orak ve
Kaynak: Kusari Gama
Ortak eğitim, teorik eğitim ile pratik eğitim metodunu birleştiren ve bu sayede kuramsal bilginin yanı sıra iş deneyimi de olan bireyler
Kaynak: Ortak eğitim
"Tetrodoks" olarak da bilinen Tetrodotoksin TTX olarak kısaltılır ve bazı zaman Vudu pratik edenler tarafından "zombi tozu" olarak da
Kaynak: Tetrodotoksin
İkiliksizlik inanç , durum , teori , pratik veya bir felsefeye atıfla kullanılır. Kavramın "Monizm " veya nitelikli monizm ile bağlantısı
Kaynak: İkiliksizlik
Sarrus kuralı, "3x3" türünden matris lerin determinant ını hesaplamak için pratik yoldur. Bu kural Fransız matematikçi Pierre Frédéric
Kaynak: Sarrus kuralı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.