kupkuru ne demek?
- 2 sözlük, 2 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
kupkuru anlamı
sf. (ku'pkuru) 1. Çok kuru: "Ağaçlar çıplak, demir gibi kaskatı ve kupkuru." -P. Safa. 2. mec. Belirgin, net: "Kazanç, her yerde kupkuru, dümdüz, apaçık menfaattir." -F. R. Atay.
sf. (ku'pkuru) 1. Çok kuru: "Ağaçlar çıplak, demir gibi kaskatı ve kupkuru." -P. Safa. 2. mec. Belirgin, net: "Kazanç, her yerde kupkuru, dümdüz, apaçık menfaattir." -F. R. Atay.
Türkçe - İngilizce
kupkuru anlamı
sıfat
1) bone-dry
sıfat
1) bone-dry
kupkuru eş anlamlısı
belirgin
sf. 1. Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih: "Sesindeki meydan okuyuş öyle belirgin ki ona iyi davrandığıma pişman olacağım neredeyse." -A. Ümit. 2. zf. Açık bir biçimde: "Kamaranın kapısı daha belirgin tıklatılıyor şimdi." -A. Ağaoğlu.
sf. 1. Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih: "Sesindeki meydan okuyuş öyle belirgin ki ona iyi davrandığıma pişman olacağım neredeyse." -A. Ümit. 2. zf. Açık bir biçimde: "Kamaranın kapısı daha belirgin tıklatılıyor şimdi." -A. Ağaoğlu.
net
sf. 1. Bütün çizgileri belirgin olan, gözün bütün ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen. 2. İyi duyulan (ses). 3. Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi: "Bin beş yüz net veriyorlardı, vergi, sigorta çıktıktan sonra." -H. Taner. 4. mec. Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan: "Hayatını didik didik etmek, son beş altı yıllık çizgisini net olarak ortaya çıkarmak istiyordu." -T. Buğra.
sf. 1. Bütün çizgileri belirgin olan, gözün bütün ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen. 2. İyi duyulan (ses). 3. Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi: "Bin beş yüz net veriyorlardı, vergi, sigorta çıktıktan sonra." -H. Taner. 4. mec. Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan: "Hayatını didik didik etmek, son beş altı yıllık çizgisini net olarak ortaya çıkarmak istiyordu." -T. Buğra.
"kupkuru" için örnek kullanımlar
Kuru gangrende simsiyah bir renk alan gangren bölgesi, kupkuru bir halde olup, bir mumyayı andırır. Bu tip gangren, atardamar tıkanması
Kaynak: Kangren
Kaynak: Kangren
Kanlı elleri, kupkuru gözleri, ölümcül sözleri vardır Çok tehlikelidirler. Etimoloji: (Çak/Yak/Yag/Yeg) kökünden türemiştir. Kötü, pis,
Kaynak: Çak
Kaynak: Çak
Kanlı elleri, kupkuru gözleri, ölümcül sözleri vardır. Çok tehlikelidirler. Ozor: Ataların ruhlarını ifade eder. Bunlar gelip insanlara
Kaynak: Körmöz
Kaynak: Körmöz
(41:39) "Senin yeryüzünü kupkuru görmen de Allah'ın âyetlerindendir. Biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman harekete geçip kabarır.
Kaynak: Muhyî
Kaynak: Muhyî
çünkü her taraf kupkuru ve irili ufaklı tarım arazilerinden oluşmaktadır. Sadece bir nebze de olsa yeşil bir görüntüye ancak yılın
Kaynak: Yaylı, Mardin
Kaynak: Yaylı, Mardin
Ölümünden kısa bir süre önce yazarla Burgaz Adası'nda karşılaşan Nurullah Ataç , Sait Faik'i "dudakları büsbütün incelmiş, kupkuru ve
Kaynak: Sait Faik Abasıyanık
Kaynak: Sait Faik Abasıyanık
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
